Kusuyorum düşlerini sevgilim.
Kimsesizim üstelik,yalnız bile değilim yani.
Ayağım üşüyor mu üşümüyor mu bilmiyorum onu bile...
Öyle terketmiş ki yaşamak beni,
Hissetmeler tenimi kurşunluyor sanki,
sabah ezanları vakti her şafağında kafamın,
ve bu şehrin biçare akşamları esiyor bahçeme sabaha karşı...
Kusuyorum düşlerini sevgilim.
Dinlemiştim hepsini kaşık kaşık,
severek güle oynaya üstelik biliyorum...
Affet lütfen...
İstemeden kırdım sanırım o küçük güzel kalbini.
Kusuyorum düşlerini,
Kusuyorum o güzel gülüşlerini duvarımdan sevgilim.
Bir savaş telaşı var,saçlarında kışın mevsimi...
Beni görmenin baharında sanki,bilemiyorum.
Emin olamıyorum asla bu ikindilerden sevdigim,
Bir eksiği var sanki bu sokağın,bu yolların...
Ama bulamıyorum.
Kusuyorum düşlerini sevgilim.
Kederimizi demliyorum her akşamında bu semtin,
ve sonrasında sıcak kumunda gözlerinin çölünün...
Kusuyorum düşlerini sevgilim.
Duvarlarım dahi ağlıyor mısralarımı yokluğunda...
01.28 düşen sarı yapraklar zamanı akşam gözlerinde sevgilim,tüm saymalar yorgun ne yaşadıysa da melekleri ve o kemiği eşsizce parlayan şehrin şu kızıl akşamında o güzel omzunun...her şey hatrımda;her şeyin hatrımda hala sevgilim...küçükten yar sevmek tehlikeli...bir kışın yangını,şu kar boran ormanında yaşamanın...kahı dündür kahı gündür,sönmez asla bu rüzgardan gece...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder