18 Eylül 2012 Salı

kalemimde yalnızlığın dansı...


burnumda bir sabun kokusu,
bir gar sabahı tenimin gerisinde...
yazmaya harp etsem,
kendini vurur en düşman diye ruhum...
kalbimin yağmalanışıdır her atışı göğsünde,
keçede yanık kokusu,burunda kükürt kesiğidir gülüşün gülüşümde...
burnumda bir sabun kokusu,
ve bir gar sabahı tenimin gerisinde...
yazsam yazamam ne kadar uğraş versemde,
kağıda yığılışımdır kalemimde yalnızlığın dansı aslında...
yazmadım ama bu(a)radaydım...


* tenimi kessin diye kar buzdan rüzgara teslim etmemin nedeni,yaşamak denen mahmuzun soğuğunu tenimde bir anlıkta olsa hissetmek istememdendir;istemememden değil...


00.39

kutbun yıldızı'na dayamışım başımı...

bEN.. .

Hiç yorum yok: