6 Nisan 2012 Cuma

gülüşüne güneşi saklayanım...



GÜLÜŞÜNE GÜNEŞİ SAKLAYANIM

gülüşüne güneşi saklayanım...
A benim kederi ter çaputu,sessiz yanım.
konuşsak kıyametin kaçıncı alameti olur bu,
susuşsak kaç savaşı söndürür gözlerindeki cennet gülüşün.

gülüşüne güneşi saklayanım...
sevdim alamadım türküsünü dudaklarından yakanım.
gecesi yanıyor gülüşünde bu şehrin,
gündüzü seni kıskanıyor göğünden...

gülüşüne güneşi saklayanım...
yürek yarası kapanmayanım.
kaç kibriti daha basacaksın sıcacık avuçlarına ki,
bir anlık kıvılcım sızılarda umuttan hayallerini tutuşturacaksın,
söyle bana.

gülüşüne güneşi saklayanım...
kaç kin daha kül kokacak gözlerinde ki,
düşecek yaktığın tüm yıldızlar gözlerinden...
kaz ayaklarından yollar akacak ırmak ırmak gecelerinin yastık mezarlığına.
peki söyle,
dudağın kovanından,bakışlarının giyotinine daha kaç arı'n feda düşecek...

gülüşüne güneşi saklayanım...
haydi durma,
serince nefesinden ıslak bir akşamüstünü gül bana...


zaman,güneşe göz kısılan an zaman makinasında.. .

01.04 gecesi

Hiç yorum yok: