Kaçıyorum bir şeyden ama neyden bilmeden,
Yüze kadar da sayamadım daha ama,
çoktan kaybettim kendimi,
Akşam oldu çok zaman geçti,
Hala bulamıyorum kendimi...
Birileri bağırıyor adımı uzaklardan duyuyorum,
gecenin karanlığının gölgesinde çömelmiş kalmışım.
Kafamın içinde heryere çiviler çaktım,
Sıkıştım,
Kıpırdayamıyorum,
Annemin huzurlu karnında gibi...
Kaçıyorum bir şeyden ama neyden bilmeden,
Yüze kadar da sayamadım daha ama,
çoktan kaybettim kendimi,
Akşam oldu çok zaman geçti...
Bir karanlığın kolları altında,
Evsizim ve öksüz...
Akşam karanlığında bir vaha buldum küçük ışıklı ve loş,
Bir çocuk parkına sığınıyorum.
Ağaçtan banklara değil bir kaydırağın tepesinde plastikten bir çatıya sokuluyorum.
Korkularıma şarkılar söylüyorum konuşsunlar benimle diye,
Çünkü sustular mı daha çok korkuyorum.
Cesurları taklit ediyorum sonra rüyalarımda.
Bir hasta çocuğum,bir yusufum,
itilmiş sırtımın intikamıyım hayattan asık yüzümde,
Kızma o yüzden bana.
İçimde bin ses var,seninle konuşurken dahi,
Sana ışıldayan gözlerime bir anlık bir kızgınlık düştüğünde sana göre nedensiz,
Sanma ki sana,
İçimdeki canavarla inan kılıçlar vuruyorum.
Affet,
Seni seviyorum.
Kaçıyorum bir şeyden ama neyden bilmeden,
Yüze kadar da sayamadım daha ama,
çoktan kaybettim kendimi,
Akşam oldu çok zaman geçti.
Şanslar boyu kavakları eğen esen yellere inat,
Bilsem de altılar,olmasa da sekizler gelecek gözlerinin meydanlarından bana,
Ellerimdeki zarlar yapışmış sanki,
Atsam da düşmüyor benden yaşamak.
Meşk olamadık,
Aşk kaldık seninle...
Bi çocuk dedi "iyiymişim ben",
Oysa sadece seviyorum dedim dudaklarımı açmadan...
09.05 ben de insanım,hem de sadece...
*Nilgün Marmara anısına.