21 Eylül 2009 Pazartesi

annemi seviyorum ...


annemi seviyorum...

çocuklugumun çişini tutamayan sakar hatıraları ıslanır ,

ne zaman bir ufaklık görsem

annesinin elinden tutup yavru bir penguen gibi yürüyen...

ne zaman çocuklugumdan koşup

annemden sonra banyoya girsem ,

minik kıçımda sıcacık bir oturuştur tüm üşüyüyüşlerden uzak

ve ılık bir klozet kapagının üşütmeyen sevgisidir annem...

annemi seviyorum...

saçlarım okşanırken uyumayı birde televizyon karşısında...

en sevdigim taraktır

annemin tüm güzel hatıraları okşayan parmakları saçlarımda...

güzel rüyaları saç diplerimden zihnime eken parmak uçlarında...

annemi seviyorum...

tüm poşet çaylara inat

uzun bir zaman beklenerek usul usul demlenmiş

karanfil kokulu çay bardaklarını cumartesi akşamlarında birde...

seni seviyorum anne...

yaram az oglun , tolga ...

2 yorum:

Bettra dedi ki...

Kızardık bazen birbirimize. Aynı dili konuşup anlaşılamamak, beklentilerine cevap bulamamak yaralardı bizi.
Ne zaman bağırsa, kızsa çok sürmez odama koşar "Canım kızım üzdüm mü?" seni diye saçlarımı okşardı. Sinirle bakmazdım yüzüne. Şimdi ucundan kıyısından anlamaya başlayarak onu nasıl acıtmışım canını diyiyorum. İnsan neden büyüdükçe daha iyi anlıyor acaba?
Yine de değerini hayattayken anladığım için şanslı hissediyorum. Bu yorumun ortasında aradım fadiğimi ve onu bir sürü güzel cümleyle şenlendirdim :)

Teşekkürler,annem ve kendi adıma.
Bettra...

e.t. dedi ki...

rica ederim...hatta asıl ben teşekkür ederim ikinize de...birinize digerini dogurdugu ve büyüttügü için ve digerine de
onu asla unutturmadıgı için...bizdende çok selamlar söyle sevgili fadigine bettra ve sarıl kocaman hepimizin yüregi ile...

teşekkürler asıl benden sizlere gelsin ;hakeden tüm yüreklere...

e.t.