1 Eylül 2020 Salı

Uyku tutmaz kaldırımları...


Saat iki.
Saat üç...
Gecenin duvağı,
ağaçların ardına saklanmış sokağın lambaları...
Saat iki.
Saat üç...
Uyku tutmaz kaldırımları.
Rüyaları pış pışlar bazılarını.
Saat iki.
Saat üç...
Barut kokar kimi dudaklar.
Serindir gecenin teni.
Ve karanlık değildir aslında şehrin tanı.
Saat iki.
Saat üç.
Hep üşütür özleyenin suyu...
Uykusuzun halı...
Kiminin diline gömülüdür tüm merhum
Yalnızlığı...
Ruhu kuyudur kimi yusufa.
Saat iki.
Saat üç.
Gözlerini kapadı yaprak,
Başını yastığına koydu böcek.
Saat iki.
Saat üç.
Ve sadece insan aç kaldı yerde,
her şeyi yedi oysa...

Zaman gecenin ak göğsü duvarda...




2 yorum:

M. Hakan Ardal dedi ki...

Bütün bir şehir uyurken, uykusuzlukla başbaşa bir bardak çay içerken yanında defalarca okumalık... Hayalimde canlandırabiliyorum.

e.t. dedi ki...

Afiyet olsun ahretlik.Teşekkür ederim.