16 Aralık 2023 Cumartesi

Uzaydaki o kimsesiz kozmonot kalbim


Aralık on altı.
Ağlaya ağlaya koşan piyano notaları asılı duvarda.
Yüzümde,bir kış sahiline belli belirsiz aralıklarla vuran denizden bir telaşın endişesi.
Aralık on altı.
Sarılıyorum ince yeşil montuma.
İçimde,üşümek isteyen çocukluğumun bayat ekmek domates düşleri...
Aralık on altı.
Biritanyasında doğsam bu gezegenin,
Acaba şiiri olabilir miydim ülkenin?
Fakat ben Ay doğumluyum,yani nafile.
Yıldız tozundan uçsuz bir kumsal,denizsiz kimsesiz...
Yıldızlardan ışıklı karanlık bir deniz her yer...
Aralık on altı.
Kuru yük gemim şiir yüklü.
Ve yükü şiir gecenin.
Gri kocaman bir battaniye bacağımın üzerinde tüm okyanusum.
Battaniyem altında yirmi bin fersah.
Her yer fırtına,her yer rüzgar.
Bir ölsen bin dirilir ölsen de ıslak tüm o korkular.
Aralık on altı.
Sırtımı sıvazlıyor usul usul sıcak su torbası piyanoda,çorabını çıkartmış sessizce yürüyen o küçük notalar.
Derimi yüzüyor bayramındaki o masum kuzular.
İntikam.
Kan.
İmtihan.
Kime göre başarılı ya peki o çocuk,
kağıdı sayfalarca bıçaklamış,
belki defalarca yüz almış ama,
Ve o sokakta küçük kediyi korkutan.
Aralık on altı.
Uzaydaki o kimsesiz kozmonot kalbim,yapayalnız.
Sessiz bir cehennem bu yanık kokulu koca mangal,
fezadaki bu bitmez boşluk.
İçimdeki kainat.
İçindeki okyanus.
Cehennemin üşüyen ellerimize değen o sıcak küfrü,
Ve avcunda donarak ölen o eli bıçaklı yaralı aslan gurur...


23.21 aralık on altı.çöl yaşayanı.avcumda kuruyan süs kaktüsü.saklanbaç.saklankaç.küçük saksının altına saklanan o çocuk şiir...



19 Kasım 2023 Pazar

Rüzgara bırakmayı seviyorsan yüzünü saatlerce

Broken Twin dinledim akşam boyunca bugün.Suyun üzerine uzanıp göğü izlemek gibi bir şey tüm öğleden sonra sanki.Rüzgara bırakmayı seviyorsan yüzünü saatlerce iyi gelecektir bilesin.Bazen kapatıyosan gözlerini ve bazen açıp tek başına gülümsüyorsan nedensizce göğe,buluta.Doldur bardağını iç sıcak sıcak bence.

With a silver ring
And a mind overage
Did you come to belong
Did you look for the light
And did you feel the fire
Did it move you at all
What was i but a glimpse of a time?Time
In your life
I look through my mind
But all that i find
Is a permanent flow
And it's written everywhere
And it's running down my face
But it's all that i know
Did you run any risk
Or believe in a sign
But i'm losing my mind.

glimpse of a time şarkısının sözleri.Ne şiir,ne şair.

22.32



Geliyor yine kıyameti uyuşmuş düşsüzlüğümün

Boynuma sarılı bir atkı var sessiz ve ılık.
Rüzgar çekiştiriyor bir kolunu ardımdan geriye.
İki boyutlu siyah beyaz bir dünyada asılıyorum rüzgar tarafından sanki.
Darağacım dudaklarının rüzgarı,ılık bir fısıltısı nefesinin...
Bir çay bardağı kadar sevdalı belki kışına.
Bir damla duman,sıcaklığına küsen dem ki...
Boynuma sarılı bir atkı var sessiz ve ılık.
Mevsim kasım.
Geliyor anma günün yine,
Geliyor yine kıyameti uyuşmuş düşsüzlüğümün...
Mevsim arnavut kaldırım.
Mevsim eski bir sokaktan dar caddesi gençliğimin...
Boynuma sarılı bir atkı var sessiz ve ılık.
Tayfun bile bilmez oysa.
Yalnız sen ve ben...
Otobüs duraklarından bir kalesi var hayallerimizin.
Bir çiçekçisi var en güzel çingene düşlerimizin sanki.
Boynuma sarılı bir atkı var sessiz ve ılık.
İnsanlar gelip gidiyor yolların asla durmaz yürüyen azgın ırmağından...
Ve ben musasıyım her gün aynı yolların.
Gözüm görmüyor yolların yada kağıtların çizgilerini...
İnsanlar kızıl bir deniz.
Sen ölümsüzlüğün suyunu içmiş elimdeki çınar.
Boynuma sarılı bir atkı var sessiz ve ılık.
Ve zehrin yaramı yıkadığın merhemim...
Bir doktor,bir yılan...
Kim ölüm kim şifam.
Boynuma sarılı bir atkı var sessiz ve ılık.
Mevsim kasım.
Geliyor yine kıyameti uyuşmuş düşsüzlüğümün...


21.51 sen dur ey gassal,yağmurlar yıkar beni...





28 Eylül 2023 Perşembe

Kemikten hapishane

Kalbim göğsümü yumrukluyor bir kafesmiş gibi.
Kemikten bir hapishane sanki.
Doğmak istercesine anne karnında bir bebek gibi.
Yırtar gibi onu koruyan zardan bir camı.
Yırtıyor dünlerimi benden.
Kalbim göğsümü yumrukluyor bir kafesmiş gibi.
Kaçıp gitmek istiyor benden sanki.
Sevmedi beni belkide.
Yalanlar örüyor kendine.
Derdi nedir söylemedi de hiç ama.
Oysaki beraber başlamıştık nefes almaya biz seninle.
Kalbim göğsümü yumrukluyor bir kafesmiş gibi.
Yoruldum sanki.
Sıkıldım.
Tükendim belki.

Kalbim göğsümü yumrukluyor bir kafesmiş gibi.
Yağmurlar çağlayan olmuş düşüme.

00.56 garip bir sıkıntı çiçek açtı içimde.


24 Eylül 2023 Pazar

Eskimiş yaşlı bir bardak kahve elimde sabahtan kalma

Eskimiş yaşlı bir bardak kahve elimde sabahtan kalma.
Soğuk mu soğuk.
İçilmez bu beee demeler başımda bir de.
Acı mı acı.
Kırk yıl hatrın var mı var.
Gururlusundur bilirim.
Düşmeyi sevmezsin.
Yerde olmayı hiç ama hiç.
Gözlerin yaşlı.
Minnet eylemez savaşan ruhun bilirim.
Yanmayı yeğlersin hatta.
Eskimiş yaşlı bir bardak kahve elimde sabahtan kalma.
Soğuk mu soğuk.
İçilmez bu beee demeler başımda bir de.
Acı mı acı.
Kırk yıl hatrın var mı var.
Gözlerin yaşlı.
Söz dinlemez özgür yılkı ruhun bilirim.
Bağlanmayı sevmezsin.
Ağzında gemi,sırtında yuları ipi...
yalnızlığı,düşsüzlüğü dostsuzluğu.
Sevmezsin bilirim.
Eskimiş yaşlı bir bardak kahve elimde sabahtan kalma.
Soğuk mu soğuk.
İçilmez bu beee demeler dolu başımda bir de.
Acı mı acı.
Kırk yıl hatrın var mı var.
Üç ay demiş salağın teki ayağa kalkmana.
Ah bilmemki seni neden bilmezler.
Acı mı acı.
Kırk yıl hatrın var mı var.
Domuz gibisin bilirim.
Yarın ayağa kalkarsın,
çiçekleri sularsın,
kediye kızarsın belki başını okşarken,
Pencereden bakarsın belki,
sevdiklerini sararsın belki tütün diye avcuna artık.
Üflersin bizi tüm dinmeyen ağrılarına.
Bir çocuğun ellerini öpersin defalarca sonra.
Durmazsın,sevdiğini fısıldarsın.
Bir çocuk dualarını yazar defterine sonra.
Bilirim sen yazılan duaları bile duyarsın.
Eskimiş yaşlı bir bardak kahve elimde sabahtan kalma.
Soğuk mu soğuk.
İçilmez bu beee demeler başımda bir de.
Acı mı acı.
Kırk yıl hatrın var mı var.
Erimişsin biraz,
Ama
Kar suları gibi güzel,baharı sular gibi candan.
Yakışmış yine sana merak etme.
Gözlerin yaşlı.
Sık dişini az biraz.
Bilirim yatamaz savaşan ruhun asla bir yatakta senin.
Dinlemezsin doktoru hemşireyi,anayı babayı sen.
Solun durmaz senin,
Kalkar göğe o da bikaç güne...
Bilirim.
Eskimiş yaşlı bir bardak kahve elimde sabahtan kalma.
Soğuk mu soğuk.
İçilmez bu beee demeler başımda bir de.
Acı mı acı.
Kırk yıl hatrın var mı var.
Gözlerin yaşlı.

Üzülme sen hiç lütfen.
Bir damla bile kalsan sen asla dökülemezsin.

23.12 unutma ihtiyar,dünlerini.hatırla kendini.sık dişini biraz.dayan.zor evet biliyorum.biliyorsun.üzülme sen.seni daima içmeye doyamayan,daima içmeye hazır,seninle dopdolu bir ailen var.daima.

haydi babam.çabuk.çarçabuk.özledik.herzamanki gibi kapıyı sen aç bize yine olur mu.amin.












Benim oyunlarım benzemez sizinkine

Benim oyunlarım benzemez sizinkine.
Altın toplamam zıplayıp.
Yarış arabalarını sürmem mesela öldürmeye.
Zarar vermem yaşayana,yaşamayana.
Çimene yada ağaca.
Benim oyunlarım benzemez sizinkine.
Değişmem kağıttan değer biçmelerinize hiçbir şeyi.
Ne toprağımı,ne tavuğumu nede keçimi.
Ne bir gülüşünü uzaktan,
Değişmem.
Benim oyunlarım benzemez sizinkine.
Satmam düşümü,dostumu,yuvamı.
Düşmem ateşe,savaşa,para dediğiniz kağıttan yalanlara.
Bilmem nedir zengin nedir fakir,
Şehirlerin yalanıdır size o.
Benim oyunlarım benzemez sizinkine.
Ağaçla konuşurum,kırlangıçla şiir okur,
Akan sular ile gülüşürüm.
Koklarım bir gülüşünü ateşten.
Benim oyunlarım benzemez sizinkine.
Satmam kendimi bine,on bine,yüz bine.
Terketmem kendimi boş işlere.
Satmam düşlerimi milyona.
Tüten ateş ile sevişirim.
Sonra,
Sac üstünden pişer o sıcacık gülüşün,
Dumanın değer gözüme, yerle bir olur ruhum.
Gözüm ıslanır, kuduz kalbim beni ısırır.
Sürerim bir gülüşünü merhemden tuzdan geçip,
En acıyan yerime.
İyileşir çocukluğum,kabuk tutar dünüm.
Benim oyunlarım benzemez sizinkine.
Kopmam ağaçtan,kuştan,candan,dosttan,yurttan.

Benim oyunlarım benzemez sizinkine.
Terketmem ruhu edepten,sevdayı yürekten.

21.56 kolay mı değil mi bilmem hiç.kendin olmak esas.terketme kendini.terketme istediğini.terketme düşlerini.terketme düşlediğini.kolay mı değil mi bilmem hiç.kendin olmak esas.terketme kendini.




10 Eylül 2023 Pazar

Fallen

Bir bakışın asılmış düşüme hayalime,
Sallanıyor ruhumdan kalbime salıncağın.
Bir mutluluk,bir dert ve serince bir rüzgar,
Öpüyor yüzümü yüzün.
Yüreğim tutuyor.
Korkuyorum.
Kendimden.
Korkusuzluğumdan.
Tutamam diye kendimi.
Bir bakışın asılmış düşüme hayalime,
Sallanıyor ruhumdan kalbime salıncağın.
Bin mutluluk,bin dert ve derince bir kabri azap,
Öpüyor zehrin dudağımı.
Ayaklarım kara su.
Bir ağaç...bir kedi...bir tavşan...
Düşüyorum.
Kendimden zifre.
Günahlarımla,günahlarımdan.
Bir bakışın asılmış düşüme hayalime,
Sallanıyor ruhumdan kalbime salıncağın.
Bir rüyadasın.
Bir rüya.
Gözüm açık mı değil mi bilemiyorum artık.
Kaybolmuş gönlüm yağmursuzluğuma.
Adın yağmur içimin kumdan okyanusuna.
Bir bakışın asılmış düşüme hayalime,
Sallanıyor ruhumdan kalbime salıncağın.
Bir ağaç...bir kedi...bir tavşan...
Ölüyorum.
Toprağımda büyüyorum.
Bir hayalden bir gerçeğe doğuyorum...
Bir bakışın asılmış düşüme hayalime,
Sallanıyor ruhumdan kalbime salıncağın.
Kapatıyorum gözlerimi.
Salıngaç rüzgarları başımda.
Üşüyor ıslak yüzüm.
Bir yerdeyim bir gökte.

Bir bakışın asılmış düşüme hayalime,
Sallanıyor ruhumdan kalbime salıncağın.
Kaşım sekiz dikiş...
Kalbim doksan dokuz...

19.54 bir köy eviyim dağbaşında.içimden bir dut ağacı uzanır göğüne kainatın.toprak dam.toprak testi.kokusu memleket bir su düşer su kabağına.bir şiir çam kabuğuna.gaz lambası.gece feneri.bir köy eviyim dağbaşında.adı Toros atımın.kağıt gemim.yosun kanalım.derdimi yengeçler süzer.bir köy eviyim dağbaşında.bir yusuf düşer korkusuz gülerek kızgın ataşa.açıktan bir beton pencere.mısırdan zeytinden bir bahçe.dama sonsuz bir ağaç merdiven.derdim huzurum.mutluluk tezek kokusu.bir köy eviyim dağbaşında.





26 Ağustos 2023 Cumartesi

Ağustosun böceği


Sen ağustosun böceği.
Ben yabanın arısı.
Neresine dokundun gönlümün bilmem hala.
Neresine sakladın yazdıklarını ruhumun derinliklerinde,
bulamadım hiç.
Sen ağustosun böceği.
Ben yabanın arısı.
Gezegen dönüyor sevgilim farkında mısın.
Ve zaman bir yalan insanın dilinde,
babaevinde,hiç yenmeyeceği bilinse de kuruluyor bu konserve yalanlar daima.
Yani üzülme sen.
Ademoğlu kendini kandırıyor koluna taktığı kelepcesinde hala.
Zamanın kumlarını döküyor sanıyor kolundan kainata...
Sen ağustosun böceği.
Ben yabanın arısı.
Neresine sindin gönlümün bilmem hala.
Neresine yaktın dualarını ruhumun derinlerinin,
bulamadım hiç.
Sen ağustosun böceği.
Ben yabanın arısı.
İçimde bir yerde bir piyano yanıyor cayır cayır.
Çığlık çığlık koşuyor çocuktan bir türkü kulaklarımdan acının üzerine.
İnatla çalıyor bir şair türküsünü yine de.
Elleri sızım sızım,şiir şiir kavruluyor,
yanıyor.
Yine de durmuyor ağacın yeşili,
Saka'nın şarkısı,
Derenin şırıltısı...
Sen ağustosun böceği.
Ben yabanın arısı.
Neresine döktün zehrini gönlümün bilmem hala.
Neresine sürdün dermanı ruhumun derinlerinin,
bulamadım hiç.

Sen ağustosun böceği.
Ben yabanın arısı.



20.34 an kanıyor houston,an kanıyor...astronot dediğin fezanın çobanları değil mi ki  yoksa.yıldızları güden çocuklar mı var göklerde.fezanın çobanı çıkmış göğüne ,bir türkü çığırıyor altındaki dünyasına.Dünya kanıyor çocuk,dünya kanıyor...yardım et ey Yaradan,insanoğlu yine yasak elmayı ısırıyor...


*  bir geceyarısının kutsal rahminde,beklenen o bembeyaz ay ölü doğuyor.biraz önce kaynayan o lav gibi kan,buz kesiyor o bir saniyesinde yüz yıl düşen gecenin gözlerinde...




23 Ağustos 2023 Çarşamba

acaba ne zaman doğar bir ağustos böceği


Bir denizim.
İçimde ışık.
İçimde sen.
Bir denizim.
Bir mavi.
İçimde bir telaş.
İçimde sen.
Bir denizim.
Bir huzur.
İçimde tuzlu bir meltem.
İçimde sen.
Bir denizim.
Bir balık.
İçimde biraz sonra her şeyi unutacak olmanın dayanılmaz hafifliği.
İçimde sen.
Bir denizim.
Bir şişe.
İçimde bir şiir.
İçimde sen.
Bir denizim.
Bir sen.


21.12 acaba ne zaman doğar bir ağustos böceği.ne kadar yaşar.ne kadar ölür.ne kadar gömülür.

ağustos böceği ve karıncayiyen.

11 Ağustos 2023 Cuma

Bir karınca kervanı

Bir karınca kervanı.

Bir duvardan bi duvara.

Cehennemden kafama.

bir adam bebek olmuş yeniden.

uyuyor yatağında melek gibi.

Yaz rüzgarı.

Mevsimin kırıntıları.

Gül sen olur mu.

Gülsen olur mu.

Bir karınca kervanı.

Güz yağmuru.

Bir babanın hasreti ciğerde.

bir adam bebek olmuş yeniden.

uyuyor yatağında melek gibi.

Bir bebek yeniden konuşacak,

Bir bebek yeniden yürüyecek.

Bir karınca kervanı.

Bir bardak çay kokusu akşamda.

Balkonda bir sineğin kanadı çığlık çığlık.

bir adam bebek olmuş yeniden.

uyuyor yatağında melek gibi.

Bir karınca kervanı.

Topluyor umudu kederin ağacından kırıntı kırıntı.

Vazgeçmek yok.

Vazcaymak yok.

Dur yok.

Kırıntı kırıntı bu yaz biter mi demek yok.

Bir karınca bir adamı kaldırabilir mi sormak yok.

Bir karınca kervanı.

Topluyor umudu kederin ağacından kırıntı kırıntı.

bir adam bebek olmuş yeniden.

uyuyor yatağında melek gibi.

Aklım ermiyor.

Kim serdar kim gaflet.

Bir karınca kervanı.

Topluyor umudu kederin ağacından kırıntı kırıntı.

bir adam bebek olmuş yeniden.

uyuyor yatağında melek gibi.


22.57  haydi büyü yeniden bebek.yürü yeniden.konuş yeniden.koş yeniden.ağlasın karıncalar mutluluktan yeniden yeniden.haydi duy bizi bebek.küllerinden yıkan ,yangın yangın doğ yeniden.on sekiz bin alemden süzül , yağıp toprağına düş yeniden.amin.

Karıncanın duası.







31 Temmuz 2023 Pazartesi

Uçurum gözlerinden bir hezarfen düşer


Uçurum gözlerinden bir hezarfen düşer.
Göğün mavi,göğsün bir okyanus gecesi senin.
Bir sensizlik ki,
Fırtına her yer.
Söz altında yirmi bin fersah.
Bir maden gönlün senin.
Dudaklarım simsiyah,
Dudaklarımdan kazıyorum seni.
Zor nefes alıyorum karanlıklarında.
Bir sensizlik ki,
Fırtına her yer.
Nefes alamıyor çekicim.
Uçurum gözlerinden bir hezarfen düşer.
Akşam olur.
Sessizleşir sokak.
Sensizlik batar batısından düşlerimin.
Şehrim sen,
Ülkem sen,
Kabrim sen,
Kabir azabım sen...
Uçurum gözlerinden bir hezarfen düşer.
Kimi bakar : bir adam düşer damdan ,
Kimi bakar : bir melek düşer göğünden tanrının
...
Uçurum gözlerinden bir hezarfen düşer.
Kanatları kanar bir kuşun.
Tüyleri uçuşur şiirin...
Bir sensizlik ki,
Fırtına her yer.
Denizim sen,
Uçurumum sen,
Zindanım sen,
İstikbalim sen...
Uçurum gözlerinden bir hezarfen düşer.
Kuşlar güler,
Sevda ağlar...

Zaman , bir melek düşer göğünden...bir tanrı yükselir öper kainatı kanadından...

23.01




3 Temmuz 2023 Pazartesi

Bir ateşi giyiyorum üzerime

Bir ateşi giyiyorum üzerime.

Ateş mavidir kan kırmızı yaşamak denen savaşta oysa.

Kansız ölümler kütüphanesi bugün.

Bir ateşi giyiyorum üzerime.

Sessizliğin eli bıçaklı.

Bir ateşi giyiyorum üzerime.

Rüzgar bile katil kırmızı ateşler cennetinde şimdi.

İnsan yenir mi peki başka bir avcı tarafından öğretmenim ?

Diye sordu tertemiz bir çocuk sırasında sonra.

Hayır demişti her şeyi öğreten oysa.

Bir ateşi giyiyorum üzerime.

Nefesim yanıyor, cigerim çığlık çığlık ,

Düşlerim yanıyor ,bugünüm yanıyor ,

Korkular yanıyor,sevgisizlik yanıyor,

Yarınlar yanıyor...

Bir ateşi giyiyorum üzerime.

Ölümün adı iki.

Bir ateşi giyiyorum üzerime.

Utanıyorum kendimden.

Çocuğum.

Güçsüz hissediyorum.

Utanıyorum.

Yüzümü yastığıma kapatıp ağlıyorum.

Bir ateşi giyiyorum üzerime.

Neresinden tutsam neresinden düşünsem ölüyorum.

Kalem yanıyor kağıt yanıyor ,

Şiir kül ,külden şiirler yağıyor üzerime.

Üşüyorum insansızlığımdan.

Bir ateşi giyiyorum üzerime.

Bir yangın yağıyor yüzüme.

Islanıyorum.

Yazdıkça siliniyorum.

Kağıt yanıyor.

Söz yanıyor.

Temmuz yanıyor.

Bir ateşi giyiyorum üzerime.

Tüm insanlar güvercin.

Ve buğdaylar yanıyor dalında.

Bir ateşi giyiyorum üzerime.

Yanmak istiyorum karıncalar ile ,

Düşler ile.

Beceremiyorum.

Üşüyorum.

Üşüyorum.

Üşüyorum...

Bir ateşi giyiyorum üzerime.


19.49 Silinesi anları var şehrin.Şehrin haberi yok bundan .Kozasında yanıyor tırtıllar.Yarınlar yanıyor.Hiç uçamayan kelebekler mezarlığı  düşlerim.Kül kozaların cenneti bir akşam simdi o sokakta burnumuza kokan.

20 Haziran 2023 Salı

Düşler salıngacı

Düşler salıngacı.

İt dalaşı.

Kendime açtığım o bitmeyen savaş.

Kendime dayadığım pastı bıçağım.

Uykular uçurumu kaçtığım.

Düşler salıngacı.

İt dalaşı.

Kanıyorum.

Gözlerim kararıyor artık.

Suretler kayıyor gözlerimden.

Düşüyorum.

Düşlerimi yüzüyorum derimden.

Düşler salıngacı.

İt dalaşı.

Karardım.

Kapkara kaldım

Şahıma parmaklarımdan bir yumruk atıyorum.

Vazgeçtim kendimden.

Ölmedim yazıyorum hep.

Ama artık ölüyorum.

Düşler salıngacı.

İt dalaşı.

Güçsüzüm.

Nefeslerimden çalıyorlar.

Bu gezegenin en güçlüsüyüm biliyorum.

Ama düşüyorum.

Düşlerimden üşüyorum.

Düşler salıngacı.

İt dalaşı.


22.39 rüyama girdin yine uzun zaman sonra.hala aynısın.hala kahraman.başımı okşadın.yüreğimi sonra .ölmeyim diye nefesini dudaklarıma üfledin.ve ben gülümseyerek ılık ılık öldüm...



17 Haziran 2023 Cumartesi

Bir denizi içiyorum


Bir denizi içiyorum.

Oturmuşum uçurum kenarı bir bakışına teslim.

Ayaklarımı sallıyorum gökten aşağıya.

Kargalar.

Kardan gagaları vardı belki.

Yüzyıllık çilelerinin rengi üzerlerindeki belki kimbilir.

Bağırıyor dışarıda bir karga yine.

Canını kim yaktı sabah sabah kimbilir.

Bir denizi içiyorum.

Oturmuşum uçurum kenarı bir bakışına teslim.

Ayaklarımı sallıyorum gökten aşağıya.

Son nefesini veremeyen bir uçan balon kıvrılıyor yanıbaşıma.

Üç beş günlük kelebek ömründe son dem anları.

Bir oraya yatıyor başı bir öbür yana rüzgarsızlığında günün.

Ölemiyor bir türlü.

İnandığı bir şey mi var acaba içinde gizli ,

Savaşmaya değer her nefesin secdeye yüzünü sürdüğü.

Bir denizi içiyorum.

Oturmuşum uçurum kenarı bir bakışına teslim.

Ayaklarımı sallıyorum gökten aşağıya.

Bir piyano var kafamda.

Bir nota basıyor en sızılı parmağının ucunda sadece.

Bu kadar hüznü nasıl da sırtlıyor tek bir ses oysa.

Nasıl bir hamallık bu,nasıl bir kahramanlık,

Bu göklere gururla kaldırdığın ey ses.

Kulağımda savaş uğultusu bir sabah.

İçimde yarısı yıkık bir cami zaman.

Gözlerimi yumuyorum an'a , her korktuğumda.

Yaşım dört yine ve daima.

Tek duyduğumsa o çocuk kulaklarımda,

Üç bomba bir elham.

İçimin giz karanlıklarında.

Bir denizi içiyorum.

Oturmuşum uçurum kenarı bir bakışına teslim.

Ayaklarımı sallıyorum gökten aşağıya.


08.59 mayıs bitti çoktan.kaç kırlangıç büyüyor çamur evlerde şimdi acaba.yaşamak uzun.yol bitmez tükenmez bir yorgunluk cocuk kanatlarında sonra.zaman var mı peki büyümeye çocuk.sordular mı peki hiç sana.uçmak istiyor musun o hep uçulan uzaklara.ölene dek kanat çırpmak mı senin de tek hayalin.mayıs bitti çoktan...

Rumuz: geride kalmış yavru kırlangıçların,toz çamurlar ile hayal kurmuşların şerefine...






9 Haziran 2023 Cuma

Varlığın en değerli saatim


Varlığın kolumda diş izi.
Varlığın en değerli saatim.
Saat kupkuru dudaklarına düşen bir gülüş gökten;
Şimşek gibi,bıçak gibi.
Saat bir damla kan dudaklarında.
Ve ben
Su dolu dudaklarımla sana koşuyorum.
Kırmızıyı senden içiyorum.
Varlığın kolumda diş izi.
Varlığın en değerli saatim.
Saat bir haziran gecesi pencerende.
Saat martıların çığlığı saçlarının dalgalı denizinde...


23.07 bir denizi içiyorum...

2 Haziran 2023 Cuma

Selam

Ve insan selam diyemedi hiç bir kadim canlıya bu gezegende.belki de tek nedeni buydu tarihteki ve gelecekteki tüm savaşların.sessizlik şiire dönüşmedikçe insanın içinde , korku oldu ve korkular bombaladı her şehri savaşlarda aslında askerler değil...


05.22

Kederde üzüm

Şiir.

Dar alanda kısa paslaşması şairin.

Azın içinde çoğu araması.

Kıvrak dil , keskin bıçak.

Her şair roman yazar da , her roman şiir yazamaz meselası.

Kalpte kan.

canda Canan gibi müptelası...

Şiir.

Dar alanda kısa paslaşması şairin.

Kederde üzüm.

Kaderde yedinci kapısı gönlün.

Bir Yanardağ içinde gözyaşlarının yanması.

Yüzyıllarca birikip , bir kağıda patlaması ateşin.

Bir sağma meselesi şiir.

Derdi kederi sağarsın da dilden ,

Şaşırdıkları yeşil otun beyaz suya dönüşü olur.

Sen dünyanın bütün renklerini dertlerini yersin de ,

Çıkan bir bardak şiir olur sadece...

Şiir.

Dar alanda kısa paslaşması şairin.

Yüz yıllık bir göz yaşı şişesi.

An şarabı.

Matem sarhoşluğu nefesin.

Kalemin tükürdüğü.

Gönlünün eğirdiği...

Şiir.

Dar alanda kısa paslaşması şairin.

Geceyi üzerine üşümesin diye sessizce giydiği...


05.11 zaman , saçının yüzüne estiği en güzel vakti sabahın.senin olan ,senin bilmediğin güzel kokusu düşlerinin...



31 Mayıs 2023 Çarşamba

Göğsümde bin ok

Göğsümde bin ok.

Ölmüyorum.

Ağrılar doğuyor sızılar büyüyor içerimde.

Akıyorum dökülüyorum.

Göğsümde bin ok.

Ölmüyorum.

Bir cehennem ki ahirim yok.

Düşmüşüm yere bir ceylanım misali de ,

Acılarıma son vermesi gereken aslan tok sanki.

Göğsümde bin ok.

Ölmüyorum.

Yaralar doğuyor bereler büyüyor ciğerimin şehrinde.

Bir cami var düşlerimde.

Hiç ezan duyulmuyor terki diyar avuçlarımda.

Göğsümde bin ok.

Ölmüyorum.


01.26 gece


Beni ısıran köpek ile bakışıyorum

Beni ısıran köpek ile bakışıyorum.

Nakış nakış kanıyorum.

Gözlerimi alamıyorum.

Beni kan tutmaz aslında.

Ama sana tutuluyorum.

Beni ısıran köpek ile bakışıyorum.

Dişleri içimde ,

Hissediyorum...

Beni ısıran köpek ile bakışıyorum.

Saat kuduz sevişmeler zamanı duvarda.

Saat tuzlu bir sızı dudağında.

Beni ısıran köpek ile bakışıyorum.

Gözden göze gönlüne taşınıyorum acım taştıkça.

Ben rüya görmem aslında.

Rüyalanıyorum sana.

Beni ısıran köpek ile bakışıyorum.

Saat cinayetimin  paslı demir tadı,kokusu dilimde.

Bir bağlama.

Bir tel.

Şarkımı çalamıyorum.

Beni ısıran köpek ile bakışıyorum.

Nakış nakış kanıyorum.

Hav yok,hırr yok 

Aldanıyorum...


01.05 varlığın kolumda diş izi.varlığın en değerli saatim.saat kupkuru dudaklarına düşen bir gülüş gökten ; şimsek gibi , bıçak gibi.saat bir damla kan dudaklarında.su dolu dudaklarımla sana koşuyorum.kırmızıyı sende içiyorum.varlığın kolumda diş izi.varlığın en değerli saatim.saat bir haziran gecesi pencerende.saat martıların çığlığı saçlarının dalgalı denizinde.

Sonra bir korkak tırtıl düşüyor sırtımdan gibi düşlerimden

Kağıdım yangın yeri.
Uyumadım.
Yandım yandım da üşüdüm sonra.
Kapatıyorum gözlerimi.
Uyuşuyor ellerim.
Karıncalar geziyor önce dizlerimde 
Sonra bir korkak tırtıl düşüyor sırtımdan gibi düşlerimden...
Kağıdım yangın yeri.
Uyumadım.
Yanıbaşımda dünden kalma yarım bir bardak.
Tozlanmış yorgun suyum.
Saçına aklar düşmüş gibi güzel.
Yüzünde güneşin tatlı öpücüklerinin izleri sonra.
Kağıdım yangın yeri.
Uyumadım.
Ütüledim bir kaç mısra isteksiz tembel yüzümde.
Kırışık bir şiir giymişim üzerime.
Vakit güneşli bir ayrılık akşamı selam çakan düne.
Kağıdım yangın yeri.
Uyumadım.
Uyuşuyor ellerim.
Uyuşuyor düşlerim.
Uyuşuyor dünlerim...
Kağıdım yangın yeri.
Uyumadım.
Bıçakladım cebimde kendimi.
Bıçakladım dünü.
Bıçakladım gülüşümü.
Mutluluk kan tadı bir ırmak yüzümde.
Kağıdım yangın yeri.
Uyumadım.
Yandım yandım da üşüdüm sonra.
Kağıdım yangın yeri.
Uyumadım.
Hiç ayrılmadık seninle.
Kağıdım yangın yeri.
Uyumadım.
Sonra bir korkak tırtıl düşüyor sırtımdan gibi düşlerimden...
Gıdıklanıyorum düşümde sesin ile.

00.44 yaz beni.yaz beni korkak tırtıl o bir günlük yeşil nefesinle.





8 Mayıs 2023 Pazartesi

Bir el var boynumda

Bir el var boynumda.
Biri ılık biri soğuk.
Ne kadar güçlü sıksa da.
Canı yok hiç tenimde.
Ölmüyorum.
Bir el var boynumda.
Biri ılık biri soğuk.
Umrumda değil kimin diye.
Bakmıyorum.
Bir el var boynumda.
Biri ılık biri soğuk.
Mora çalıyor boğazım.
Ölmüyorum.
Yetmiyor gücü.
Düşmüyorum.
Bir el var boynumda.
Biri ılık biri soğuk.
İçime akıyor sıcacık bir düş sonra.
Ölür gibi ılık mı ılık bir uyku ile diz çöküp tüm rüyalarıma.
Ateşimi ateş olup yakıyorum.
Bir el var boynumda.
Biri ılık biri soğuk.
Şahadetin şerbetini döküyor gözüm tuzla buz.
Dudaklarım yanıyor yağmurunda ölümün.
Ölmüyorum...

Bir el var boynumda.
Biri ılık biri soğuk.
Beni kesecek kılıcın parıltısına keskinliğinden yürüyorum.
Bir el var boynumda.
Biri ılık biri soğuk.
Bir nefes ki sesin,
kan revan yangınında boynumun ateşinde doğan,
Ah o sesin...
Bir el var boynumda.
Biri ılık biri soğuk.
Ölmüyorum.
Kağıdımda sıcacık bir telaş.
Biri yazıyor biri siliyor...

Bir el var boynumda.
Biri ılık biri soğuk.
Biri ölüyor...
Biri gülüyor...
Biri gülü...

Bir el var boynumda.
Biri ılık biri soğuk.
Ölmüyorum...

00.53





1 Mayıs 2023 Pazartesi

Kağıdımın göğünde bir yıldız bekler seni

Kağıdımın göğünde bir yıldız bekler seni.
Kalemim çizdi kutbunu göğe.
Dalga geçen bir gülüş tokatlar sonra beni,
Ellerimde mermerin tozu sızlar,
Ekmeğimde unum...
Kağıdımın göğünde bir yıldız bekler seni.
Sıradan ışıltısında ortadaki köyün.
İçimde bir sanatçı kulağını keser,
Sanat içimden uçar gider başka mevsimlere.
İçimin sıcacık kışı diye biter oysa sana mektuplarım...
İçim kırlangıç.
İçim mayıs.
Kağıdımın göğünde bir yıldız bekler seni.
Kalemim üfler sur'u gözlerine.
Sızlar dudaklarım.
Sızlar dualarım.
Üşür tanım.
Üşür yalnızlığım.
Kağıdımın göğünde bir yıldız bekler seni.
Toz döker kainatım ardın sıra tüm karanlıklara.
Yanık kokar fezam.
Yanık kokar avuçlarım.
Gülüşün dalga geçer benimle.
Ben mezarımı kazarım dudağının kenarından cennetime.
Kağıdımın göğünde bir yıldız bekler seni.
Tüm yıldızlar yakar da seni ,
Benim göğümdeki kıyamaz sana üfler ılık bir rüzgarı tenine...

Kağıdımın göğünde bir yıldız bekler seni.
Sen gelmezsin.
Silinir feza,silinir kağıt.
Eğer ki katlanmazsa doğru tarafına hiç bir ağıt,
Kayar gider dökülür her sihirli şey,
Yok olur gider gökler,şimsekler,yıllar,yıldızlar.
Unutulur her gülüş.
Kıyameti gelir mektupların,sözlerin.
Bulamaz salak bir çocuk kağıdın arkasındaki cennet yolunu sonra.
Solucan deliği der bir dahi,
Kör gönlümün üçüncü gözünü açar o oysa.
Kağıdımın göğünde bir yıldız bekler seni.
Sen gülersin.
Bir kıyamet düşer güne.
Gün düşer gece olur.
An düşer ateş olur.
Bir yıldız ölür göklerde,
Adın,süpernova olur...

Kağıdımın göğünde bir yıldız bekler seni.
Kıyamet öper beni ,sana teslim yelimden.

22.51


20 Nisan 2023 Perşembe

Okyanus aldandı


Bir yağmur yağdı.
Okyanus aldandı.
Uzandım derin mavilere.
Islandım.
Bir yağmur yağdı.
Ağladım.
Saklandım.
Bir yağmur yağdı.
Okyanus aldandı.
Balinalar gitti...balinalar gitti...

Düş tutuştu.
Mavi karardı.
Deniz kırıldı.
Balina gitti.
Balık öksüz kaldı.

Bir yağmur yağdı.
Okyanus aldandı.

An ki ; zamansız zamanlar arafı...

21.53








26 Mart 2023 Pazar

Boğuldu dilimde henüz yazılmamış tüm mektuplarım


Ağladı düşsüzlüğüm.
Sustu geveze musluk o sabah ilk defa.
Kuraklık başladı dudaklarımda.
Duaya çıktı dilim.
Gözüm yağdı.
Sel aldı gülen ağzımı.
Ben güldüm.
Gök gözüm agladı.
Boğuldu dilimde henüz yazılmamış tüm mektuplarım...


01.04 su.gezegen.döngü.yokluk.varlık.sonsuzluk.

Tanrıya inanıyor musun ?


- Tanrıya inanıyor musun ?

- benim sadece Allahım var.yapamam asla onsuz...

- ne yapıyor peki senin için ?

- beni dinliyor...

- sadece dinliyor mu ? Başka bir şey yapmıyor mu senin için ?

- beni dinliyor...başkası fazla bana.suskunluğum bu yüzden.

- Tanrıya inanıyor musun yani ?

- Ona dökülüyorum...Ona birikiyorum...


00.49 kafamda bir uçurum.yekpare kayalardan bir dağ başı göğe dayalı.bir çocuk bağırıyor son gücüyle.yankı yankı bir şiir birikiyor karınca yuvası heybemde...

23 Mart 2023 Perşembe

beni en çok sen bıçakladın


- beni en çok sen bıçakladın.keşke öldürseydin.

- keşke...




01.52 yağmur yağdı...kurudu...yağmur bağırdı...sustu...yağmur ağladı...yüzüm acıdı...

Delirmiş bir bilgeliğin hırkası omzumdaki

Yumruğumu ısırdım.

İyi hissetmiyorum.

İçimde beni parça parça ısırıyor kinim.

Kendime kinim.

Yumruğumu ısırdım.

İyi değilim.

Ateşi görüyorum tüm ışıltısıyla kor közün.

Tutamıyorum kendimi.

Dokunmak istiyorum.

Elimi elim tutuyor ardımda inan.

Ateşe elimi sokmak istiyorum.

İstemsizim.

Yanmak acısıyla yıkanmak istiyorum.

Ses soluk vermeden hiç.

Delirmiş bir bilgeliğin hırkası omzumdaki.

Henüz giymemişim.

Örtmüşüm çocukluğumu omuzlarımdan.

Yumruğumu ısırdım.

İyi hissetmiyorum.

Soranım yok.

Yalnızım.

Korkuyorum.

Kendimden.

Uyumuyorum.

Uyuyamıyorum.

Gözlerimi kapatıyorum sadece 

gecenin üzerime yazılan basit rolüne.

Yumruğumu ısırdım.

Kanadım.

Tutamıyorum artık kendimi.

Sızıyorum içimden kendime...


01.43 hırlıyor içim...

19 Mart 2023 Pazar

Dudağının yakınıydı,yanağının kalbi belki


İlk seni öptüm.

Dudağının yakınıydı,yanağının kalbi belki.

Bilmiyorum.

Havale geçirdi dudaklarım yol boyu gerisin geriye.

Ocak üşüdü,ben yandım.

İlk seni öptüm.

Yürümeyi sevdim bu yüzden hep,

Sokakları,taş merdivenleri...

Sonra gittim saydım basamaklarını.

Üşenmedim hiç.

Otuzdokuz...

Kaçıncıdaydık bilmem...

üstten sekiz...dokuz...

İlk seni öptüm.

Ruhum ikran.


22.47 canım çok yanıyo.



16 Mart 2023 Perşembe

bir Canan


Bir Canan.
İki can.
Üç an.

Dört günah.
Yedi ah.
Sekiz ben.
Dokuz sen.


00.51 çocuk saymalar zamanı.

İçimin kırmızı ılık okyanusu

Dudağını yüzüme daya.
Tehdit et beni.
Kanasın yarasızlığımızın laneti.
Bıçakla beni öpüşünle.
Kanasın aşksızlığım beynimin orta yerinde.
Dudağını yüzüme daya.
Bıçağın olsun her öpüşün,
Çıkarma sakın tenimin derininden.
Kan kaybı üşümeler katlasın kaderim,
Dudağınsız.
Çekme dudaklarını yüzümden,kal tenimde.
İçimin kırmızı ılık okyanusu.
Kalbimin katil gümüş çivisi.
Yaralarımın işe yaramaz ilaç kalabalığı.
Dudağını yüzüme daya.
Nefesini sür tenime.

00.43 İçimin kırmızı ılık okyanusunda,küçük kanbur bir balina yüzüyor...

13 Mart 2023 Pazartesi

Toprak gözlüm

Toprak gözlüm.

Ağaç bakışlım.

Yaprak yaprak dökülen yemyeşil gülüşlüm.

Tomurcuk nefeslim.

Islak köküm.

Karınca karınca işlenen dantel gönüllüm.

Sessiz hayallim.

Fısıldayan şiirim.

Elleri güneşe uzanan sonsuz ruhlum.

Nasılsın sevgilim.

İyi misin.


22.21 bir bayram ayakkabısı başı yastığıma dayalı.aynı rüyayı görsün adımlarım diye belki.

Bir cehennem düşle kendine

Bir cehennem düşle kendine.
Yak kendini.
Ateşi yok benimkinin.
Yandığım yok benim.
Beni tutuşturan hayalin.
Bir cehennem düşle kendine.
Yak kendini.
Sıcak değil benimki.
Sensizliğin soğuğu yakıyor yüzümün günahlarını.
Ah et bana,ağla,vur,kan revan et beni.
Sonra,
Bir cehennem düşle kendine.
Yak kendini.
Seni yok benimkinin.
Hangimiz yaşamak hangimiz ölüm bilmiyorum.
Hangimiz günahsız.
Hangimiz suç.
Bilmiyorum.
Bir cehennem düşle kendine.
Yak kendini.

Ben üşüyorum.
Ölüme göz yumuyorum.
Uyuyorum sana.
Sen,
Bir cehennem düşle kendine.
Yak kendini.
Boşver beni...

22.09 cehennemin kapısında oturmuş bekliyor seni üşüyen küçük bir çocuk.



8 Mart 2023 Çarşamba

Bir düşsüzlük saklambacı

Neden.
Yemyeşil bir akşamüstü.
Bir kurbağanın en öpülesi zaman telaşı.
Bir düşsüzlük saklambacı.
Sayılamaz sayıları saymaya çalışan çocuk umutlar atlası.
Kanayan dizler günlüğü.
Sızlayan şiirler kitabı bakışlarım.
Yemyeşil bir akşamüstü.
Bir baykuşun uykudan uyanamaz yorgansızlığı üzerine.
Neden.
Piyano türküler.
Çekmeyen köy radyosu gecesi.
Yemyeşil bir akşamüstü.
Bir böceğin herkesten saklandığı yalnızlığının ılık kozası.
Neden.
Ayağında iğne iğne batan yorgun akşamlar.
Bir avuç tuz dökülmüş mavi leğen bir sıcak sevda.
içine uzattığın su toplamış bir yürek.
Tuzdan acıyan ağlamış yanaklar.
Yemyeşil bir akşamüstü.
Neden.
Fülütten türküler.
Tüten bir çorba sabahı.
Tadı merhem bir anne çayı.
Üşümesi içini ısıtan bir şubat pazar sabahı.
Neden.
Yemyeşil bir akşamüstü.
Ağlayan kuşlar ağacı.
Çirkin sincaplar ormanı karşında.
Sipi türküler.

Neden.

Zaman,saati durmuş düşler zamanı.bitmiş piller zamanı.son nefesinde bir yel kovan.ve kendini soktu sönmeye yakın bir kibrit alevinden korkup cesur bir akrep.Zaman,saati durmuş düşler zamanı.

22.46 dilinde aft acısı var gecenin.




6 Mart 2023 Pazartesi

ateş aldı dilinde zehirli bir bıçak

Ağzına doldurmuş gelmiştin tüm mermilerini sanki.katiliydin bakışlarında çoktan geri kalan ömrümüzün.

Ben habersiz sadık bir köpek mutluluğunda yanındaydım oysa.yanında olmanın saadeti vardı avucumda sadece.

Dilin tetikteydi parmakların titrerken bile.

Ağzım sustu.dilim sustu.ben sustum.

Veda edemem ben.sevmem.beceremem.

Teşekkür ederim giderken ben sadece demiştim sana.

Sonra patladı o güzel dudakların,ateş aldı dilinde zehirli bir bıçak.

Başkası sürmüştü o zehri bıçağına belliydi üstelik.

Başkası sağmıştı o zehri,

hem de en güçlüsünden.

ruhum umudum ölmezdi azıyla yoksa belkide,bilmişlerdi...

Veda edemem ben.sevmem.beceremem.

Teşekkür ederim sadece giderken ben demiştim sana.

Ağzım sustu.dilim sustu.ben sustum.

Hiç bir şey duymadım bi süre sonra,patlayan silahının ışıkları gözlerimi aldı benden öylece.

Gördüğüm en sıcak en kor kızgın namluydu dudakların.

Ben bir daha hiç bu kadar ölmedim...

Son sözünü hatırlıyor musun.


- ve bir şey değil...


23.59 

" bir yürüyen ölünün günlüğünden " kitabı sayfa sekiz. 







memleketim sensin benim



-nerelisin sen ?

-dudağının sol kenarına sinmeye çalışan,
tek eliyle düşmemek için sımsıkı sana tutunmuş,
tenine uzanmış bir gülüşün var 
kokusu yalnızca bana esen.
ben işte orada doğdum çocuk.
daha öncesini hiç mi hiç hatırlamıyorum inan.
var mıydım yok muydum bilmem.

memleketim sensin benim...


22.59

15 Şubat 2023 Çarşamba

uzanır mısın benimle toprağa


- uzanır mısın benimle toprağa.
- uzanalım ?
- arşa değelim mi seninle ?
- olur mu ki ?
- oldu bile.
- uzanır mısın benimle toprağa.
- gökte yüzer mi hiç insanın gözleri.
- elini verir misin bana.
- senin zaten.
-uzanır mısın benimle toprağa.
- karışalım mı seninle sulara.
- seni görüyorum.
- sana karışıyorum...

23.09 

Üç kere öpsen


- bir bardak çay ?
- sana da günaydın karınca.
- günaydın karıncayiyen...


22.53 demlesen ya beni yeniden.dökmeden.bayat bulmadan.yüzüne gözüne sürsen yada.ben düşsem yere.sen bırakmasan beni yerde.pis demesen.üç kere öpsen.saklasan yine yeniden içinin kuytularına.

Seni sadece uzağından gördüm

Seni sadece uzağından gördüm,

Saklandığı yerinden ebeyi izleyen bir çocuk gibi saklandım kendime.

Gözlerim sende kaldı ama.

Saklanamadım o kadar nedense.

Bıçak bıçak deliniyorum.

Seni sadece uzağından gördüm.

Haberin bile yok oradamıyım.

Neredeyim inan ben de bilmiyorum.

Sözlerim sende kaldı ama.

Seni sadece uzağından gördüm.

Deprem deprem yıkılıyorum.

Gülüşümün toz toprak ıslaklığı.

Öksürüyor hıçkırıklar.

Seni sadece uzağından gördüm.

Adım adım üşüyorum.

Ellerimde bir şeyler daralıyor,sıkışıyor.

Terliyor dünler.

Aynı güneşsiz soğuklarda,

Ezilen karlar gibi eriyorum.

Damla damla ölüyorum.

Seni sadece uzağından gördüm.

Yemyeşil bir ormanın ortasında usul usul boğuluyorum...


An : 22.44 

bazen ne kadar denesen de yanmaz o mum.

ipi kırılmıştır içinin.

düş tutuşmaz.





3 Şubat 2023 Cuma

Sekiz

Sarsıl ey ruh

Ey beden.

Dök kanını tüm kinlerimin.

Bir binanın çatısından düş ey dokuz canım.

Sekiz dişli masum vicdanım.

Sarsıl ey dün

Ey bugün.

Dök anlarını tüm yarınlarımın.

Bir arnavut kaldırım boşluğunda ezil ey gençliğim.

Sarsıl ey pişmanlık

Ey nefret

Dök bağırsaklarını tüm susmalarımın.

Bir şarkının tam da en beklediğim yerinde çık git defol ey ruhum.

Islak gözlü sessiz çocukluğum.

Sarsıl ey zaman

Ey güzel hatıralarım.

Bir yudum su kadar üflendiginde o basit flüt,

Düş yakamdan , çek pençeni ey can.


23.11 insanın gölgesi...şiirin yarası...kanamaz asla...


20 Ocak 2023 Cuma

Kediler miyavlar,yıldızlar yanar

Karanlıktan herkes korkar çocuk.
Ama göğü görebildiğin hiç bir yerinde gerçek bir karanlık yok bu kainatın.
Yıldızları aydınlatır gözlerini daima gündüzün,gecenin.
Karanlıktan herkes korkar çocuk.
Kediler miyavlar.
Yıldızlar daima yanar merak etme.

04.37 kendi içine bir ışık yak çocuk.

Yazmakla ilgili

Yazdıklarım hiç bir zaman bir yıldız haritası olmadı.
Yada bir gelecek kehaneti.
Yazdığım her şey sadece bir kozmik masallar ütopyasıdır.
Ruhumdan çizdiklerim değil,
Aksine ruhumdan kustuklarımdır.
Çıkardığımda hafiflediklerim.
Alt alta yazılan her şey sence şiir olur mu.
Bence olur.
Yazmanın ırkçılığını hiçe sayıyorum.
Yazmak sadece yazmaktır.
Şiiri,gazeli,romanı,manisi yoktur.
Yazdıklarım hiç bir zaman bir yıldız haritası olmadı.
Yada bir gelecek kehaneti.
Yazdığım her şey sadece bir kozmik masallar ütopyasıdır.

* 04.19 itirafname.



Sistina şapeli zihnim


-Güzel sevda diye bir şey var mı tanrım ?
- ...



03.59 her müjdeli doğum sana en büyük ağrılarla,acılarla gelmedi mi çocuk.


* cappella magna'nın gecesi ruhum.

Başı boş bir köpek ruhum

Başı boş bir köpek ruhum.

Tekmeleri hissetmez artık,kafi şu huysuz halim.

Aç mı aç bitap gözüm.

Dermansız bir derdi kokladı sabah beş fırınında burnum.

Yarasız bir kabuğu kanatıyor içimde sevgim.

Başı boş bir köpek ruhum.

Yaşlı ıslak tüylerimde sıcak bir taş arayışı yüzüm.

Suyu yağmur bir akşamüstü belki susuzluğumun iksiri.

Yok bunun bir doğru cevabı,soru yanlış belki.

Başı boş bir köpek ruhum.

Kim uzatsa elini,sevmeye kalksa dünümü.

Hırlıyor korkum.

Teni mezarlık kadar soğuk elinin.

Dokuz ocaklı bir malikane en sıcağı kışımın.

Başı boş bir köpek ruhum.

Hırlıyor korkum...


03.53





Solgun sarı bir elbise

Baharın sonu mevsim.
Ilık mı ılık hava.
Ağaçlar soyunuyor.
yağmur altı ıslak bir ölüm.
Solgun sarı bir elbise,
rüzgarında salınan tüm şu yapraklar.
Baharın sonu mevsim.
Ilık mı ılık hava.
İnsanlar üşümüyor.
Sokakta koşan taze filiz yemyeşil kokan çocuklar.
Ilık mı ılık hava.
Kış kış değil,sevdalar sevda değil dedi eski insanlar.
Baharın sonu mevsim.
Ilık mı ılık hava.
Kar yok hala.
Sevindi güvercinler,
bayramında belki tüm serçeler.
Üzülüyor sıcak evinde insan,garip.

Baharın sonu mevsim.
Ilık mı ılık hava.
Üşümeyi özler mi insan.
Özlüyor işte...

03.34



Sabaha karşı üç

Sabaha karşı üç.
Tüm nefesler size kalsın.
Bana dürüst bir son yeter.
Sabaha karşı üç.
Sızlıyor akşam güneşi ocağında kışın.
Sızlıyor her yerim.
Sabaha karşı üç.
Uykular kaçıyor dört nala benden.
Susuyor sanki çıt yok gibi şehir,
Her gecenin bir sesi var kulağımda oysa.
Sabaha karşı üç.
Sussam sus değil,kalsam kal.
Hastanede vardır şimdi de olsa bir pazar.
Sabaha karşı üç.
Topluyorum bir çocuğun rüyalarından sesini.
Ölsem öl değil,
Gülsem gül.


03.17