Ve kan gider yoluna.
Kesik düşer dizleri üzerine.
Yara dertlenir.
Yürek harlanır.
Ve kan gider yoluna.
Bir sevda ağacı sararır dökülür yanına.
Toprak ıslanır utanıp.
Kuşlar soyunur.
Düşler uçuşur.
Ve kan gider yoluna.
Su vurulur.
Duvar kırılır.
Yüz çatlar.
Dil ateşe düşer.
Ve kan gider yoluna.
İnsan çöker dibine.
Ve kan gider yoluna.
Kapanır gözler.
Can suyu döker kapılar ardındaki tüm o düşler içime.
23.07 özledim.
İyi misin.
Ya Çığlıkları kalbinin.
Titriyor mu ellerin.
Geceler zor mu.
Darda mısın.
Ağrıyor mu şuran.
Topallıyor mu sesin.
Ya boğazındaki düğüm.
Kesiyor mu tenini çok.
Başarabildin mi.
Şarjın bitti mi senin de.
Avuçların kapandı mı.
Gözlerin acıyor mu çok.
Sürgün ne demek.
Hangi şarkı.
İlacın.
Promosyon sevinçler kutusu.
Kaldırımlar.
Merdivenler.
Pencereler.
Asla anlamadığımız dillerdeki türküler.
Tak Tak.
Kim o.
23.33
Rumuz Karıncadiyen.
Bir rüyanın gıcırdayan kapısını aralıyorum
Kapalı gözlerimin verandasında.
Düşler çıtırdıyor kızarmış ekmek kokusu üfleyen sobamda.
Cısslar bahçesi rüyalarım...
Mandalina kokuyor ellerin hala gözlerimde.
Bir rüyanın gıcırdayan kapısını aralıyorum
Kapalı gözlerimin verandasında.
Çimen kokusu yayılıyor yağmurlarımdan.
Rüzgarların tarıyor saçlarımı,
Ilık parmakların başıma şiirler işleyen
tarağı ruhumun.
Heryeri kilim serili bir gezegen benimki.
Ve çıplak ayaklı radyodaki tüm şarkılar...
Bir rüyanın gıcırdayan kapısını aralıyorum
Kapalı gözlerimin verandasında.
Memleket kokuyor dudaklarında nefeslerin.
Çay bardağında sıcacık el yakan düşlerin.
Bardağın dibinde kalan bir mısra sonra,
Soğuyor gözlerinde.
Yaşlandım galiba ben de.
Mesela çayı sensiz içmeyi öğrendim.
Yokuşları yürürken yokuş aşağı kalbimde,
Offf yoruldum demeyi bir de...
Bir rüyanın gıcırdayan kapısını aralıyorum
Kapalı gözlerimin verandasında.
Pencereler uğulduyor parmak uçlarımda sevgilim.
Penceresiz yüreğimin güneş hasreti hayalin.
Ve sızılar...
Ve sızılar...
Küçücük bir kıymık rüyalarımda,fısıldayan sesin.
Dilimde af acısı gülüşünün su mavisi sesi.
Gecenin sobadaki son çıtırtısı.
Ve son gölgesi ateşin...
Bir rüyanın gıcırdayan kapısını aralıyorum
Kapalı gözlerimin verandasında.
Şarkılar söylüyorsun rüyamın bahçesinde.
İki çocuk koşuyor çimlerinde düşlerimin.
Ve dört çocuk uzanmış gülüyor ıslak toprak gözlerinde.
23.03
An ki zaman,öksürüyor vakit.
ağlıyor duvar...
hayalin tozlanıyor karanlık gecede kayan bir yıldızın çekmecesinde sevgilim...
Yırtıldı avuçları,
Kırılırcasına kalbi hapseden kemiklerinin hepsi.
Sancıdı ruhu.
Kanadı ebediyeti çığlığında sanki.
Yırtıldı avuçları,
Söküldü mavi bir ceket gibi gök kolundan.
Islandı nefesi.
Üşüdü kış...
Yırtıldı avuçları,
Yoruldu acılar,yoruldu tüm bağrışlar.
Ve doğurdu kendini insan...
Zaman, 21.57
(K)aralamaca...
Kağıtlar ve şehirler...
Her karalamaca ruhunun en derinlerinden.
Aslında bir aralama anı ellerinden...
Kağıtlar ve şehirler...
Ve insan yağıp düştü göğünden.
Zaman 21.44
Beli bükülür akşam üzerinin.
Yalnızlık diz çöker yüzünün batan güneşi önüne.
Sokak üşür tir tir,
Titrer yürek,savrulur dalında yaprak.
Bir çocuk sek sek oynar,
Gözlerinin güzel çizgilerinde.
Dizi ağrır gecenin bir yağmur öncesinde belki.
Biliyor musun
Of demez kırlangıçlar.
Beli bükülür akşam üzerinin.
Halı yıkanan baharlar açar ılık avuçlarına.
Deterjan kokar mutlu ıslak koşturan
Çocuk ayaklar.
Tüm dünler elinden kayar düşer,
Saatler kırılır,kumlar dökülür.
Anlar rüzgar yer,anılar ataş alır.
Ve beli bükülür akşam üzerinin.
Dizi çözülür sabahın...
Güneşin gözleri gezinir parmak uçlarında.
Şarkılarımız yaş alır,
Yorgun düşer vapurlar.
Denizler gülümser geceye karanlığa.
Beli bükülür akşam üzerinin.
Defter eskir,sayfa çürür.
Üzerinden tüm kurşunları dökülür.
Akşamın beli bükülür...
Sevdasının tülbentinde,fakirin derdi süzülür.
22.17 cırcır böcekleri kalem açıyor çam kokusunda akşamın.
