26 Ağustos 2023 Cumartesi

Ağustosun böceği


Sen ağustosun böceği.
Ben yabanın arısı.
Neresine dokundun gönlümün bilmem hala.
Neresine sakladın yazdıklarını ruhumun derinliklerinde,
bulamadım hiç.
Sen ağustosun böceği.
Ben yabanın arısı.
Gezegen dönüyor sevgilim farkında mısın.
Ve zaman bir yalan insanın dilinde,
babaevinde,hiç yenmeyeceği bilinse de kuruluyor bu konserve yalanlar daima.
Yani üzülme sen.
Ademoğlu kendini kandırıyor koluna taktığı kelepcesinde hala.
Zamanın kumlarını döküyor sanıyor kolundan kainata...
Sen ağustosun böceği.
Ben yabanın arısı.
Neresine sindin gönlümün bilmem hala.
Neresine yaktın dualarını ruhumun derinlerinin,
bulamadım hiç.
Sen ağustosun böceği.
Ben yabanın arısı.
İçimde bir yerde bir piyano yanıyor cayır cayır.
Çığlık çığlık koşuyor çocuktan bir türkü kulaklarımdan acının üzerine.
İnatla çalıyor bir şair türküsünü yine de.
Elleri sızım sızım,şiir şiir kavruluyor,
yanıyor.
Yine de durmuyor ağacın yeşili,
Saka'nın şarkısı,
Derenin şırıltısı...
Sen ağustosun böceği.
Ben yabanın arısı.
Neresine döktün zehrini gönlümün bilmem hala.
Neresine sürdün dermanı ruhumun derinlerinin,
bulamadım hiç.

Sen ağustosun böceği.
Ben yabanın arısı.



20.34 an kanıyor houston,an kanıyor...astronot dediğin fezanın çobanları değil mi ki  yoksa.yıldızları güden çocuklar mı var göklerde.fezanın çobanı çıkmış göğüne ,bir türkü çığırıyor altındaki dünyasına.Dünya kanıyor çocuk,dünya kanıyor...yardım et ey Yaradan,insanoğlu yine yasak elmayı ısırıyor...


*  bir geceyarısının kutsal rahminde,beklenen o bembeyaz ay ölü doğuyor.biraz önce kaynayan o lav gibi kan,buz kesiyor o bir saniyesinde yüz yıl düşen gecenin gözlerinde...




Hiç yorum yok: