gözyaşlarım karışıyo gülüşlerimin çizgilerine
kimisine göre mutlulukla mutluluktan aglamak bu
kimisine göre gökkuşagını görmek için yagmurun gerekli oluşu
gözyaşlarım karışıyo gülüşlerimin çizgilerine
bir çocuk var gözlerimde
hergün okula gitmek için okul yolunda
o kadar dik bir yokuşu tırmanıyorki
mavi önlügüne agrıyan bacaklarının sızısı karışıyo
okul yoluna diye çıktıgı bu yokuş hergün
yanıyor adım adım bacaklarında ,
eklemlerinin kerpiç evinde...
nefret ettigini sanıyor okuldan
okul yolunda çıktıgı o çıkılması imkansız görülen dik yokuş yüzünden...
ama evini sevişi
degil ,
yokuşu boş viteste inişinden ...
gözyaşlarım karışıyo gülüşlerimin çizgilerine bazen
aglayan bir kemanı güldürmeye çalışıyor bir kemancı
akoru bozuk sandıgı keman gülmek istemiyor oysaki
avuntu gülüşler uçuramıyor malesef
gülüşler uçurtma olsada rüzgar çok güçlü esiyorsa
uçamıyor işte...
yagmur yagarken ateş yakılamıyor kumsalda
bir gitar gülemiyor soguk kumlarda
gözyaşlarım karışıyo gülüşlerimin çizgilerine
bakışlarım aglarken
bakışlarımı sallıyor yalan gülümseyişlerim bir beşige yatırıp
uyusun dinlensin diye tüm aglamalar...
bir çobanın yalnızlıgını giyiyorum kepenek misali üzerime o an
ve tüm şiirlerimi alıp yaylalara çayırlara çıkıyorum
mısralarım otluyor
ve ben uzanıyorum çayırlara ıslak sabahların mahmur güneşinde
sırtımda ıslak bir serinlik kaşıyor beni
bir kaval esiyor yanıbaşımda
bir kaval olmak istiyorum bir ustanın agzında
mısraların dinleyecegi bir ezgi kulaklarında
gözyaşlarım karışıyo gülüşlerimin çizgilerine
düşlerime kabuslar
hayallerime inanmadıgım gerçekler karışıyo usul usul...
tertemiz bir derenin neden öldügü bilinmeyen ölü balıkları gibi uzanıyorum sonsuzluga
soguk kıyıların soguk taşları musallam...
gözyaşlarım karışıyo gülüşlerimin çizgilerine
mürekkep damlıyor
mürekkep akıyor yavaş yavaş beyaz kagıdıma
leke degil bir ebru oluyor tüm hatıralarımla mısralar o an...
gözyaşlarım karışıyo gülüşlerimin çizgilerine
limon kokuları hislerime
sarı , tuvalimde resmime...
asma yaprakları çocukluguma çardak oluyor
bu zamanlarda
pulsuz mektuplar yazıyorum soguk kış akşamlarına
haritasız seyyahlar gibi yolları yaşamı olan...
pulsuz mektuplar yazıp atıyorum
erken kararan günün akşam saatlerine...
gözyaşlarım karışıyo gülüşlerimin çizgilerine
kokun tenime
tenin elime
elin yüzüme
yüzün gözüme
gözlerin mısralarıma karışıyo usul usul...
ve ne zaman bir mutluluk elinde bir gülüşle gelip mektup gibi kapımı çalsa
gözyaşlarım karışır gülüşlerimin çizgilerine...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder