Sol yanım felç kavuşmalar atlasım.
Yarım yamalak sabahlarım.
Yarim yamalak mısralarım.
Yamalı fistan küf kokusu hasret mapuslarım.
Bekledim durdum.
Suyum aşım var,soldum.
Sol yanım felç kavuşmalar atlasım.
Bilmediğim hiç gitmediğim gidemedeğim diyarlarım...
Dünya bir avuca sığmış bir gezegen,
Yürü yürü bitmez,
Öp öp kokla birazdan kalmaz...
Sol yanım felç kavuşmalar atlasım.
Altından yumuşacık tüm o uçup gidemediğim prangalarım.
Unuttum kanatlarım ne iş yapar.
Dalım yangın,balım solgun.
Sol yanım felç kavuşmalar atlasım.
Kesilsem,kan aksam artık hissetmez terli sırtım anlarım...
Sol yanım felç kavuşmalar atlasım.
Açtım kafesinin kapılarını.
Azad et kendini istediğin zaman,ne zaman hazır hissedersen beyaz güvercin ruhunu.
Sol yanım felç kavuşmalar atlasım.
Gözüm kapalı rastgele tenine dokunduğum parmağım.
Hep aynı ülkeyi bulmalarım.
Parmak uçlarının deniz kenarı güzel ülkesi,
yeşil otlar denizi dudaklarından kan revan derdiğim sözlerin,
Isırgan otu dünlerin...
Dut kokan ağaçların ılık yaz rüzgarı nefesin.
Dağların en güzel hali o gözlerin...
Sol yanım felç kavuşmalar atlasım.
Bu güzel oyun ve hayat,
Hep aynı ülkeyi bulmalarım...
Sol yanım felç kavuşmalar atlasım.
Hiç gitmediğim,gitmeyeceğim o ülkelerim.
Ve sen doğduğum büyüdüğüm,kendime kazdığım memleketim...
08.59 saatler ki,zaman dersinin kul yalanı...ne derman ne merhemi...sadece fani placebo sevişmeleri...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder