22 Ekim 2024 Salı

yere oturalım

 
Tüm yükseklere oturma,göklere çıkma savaşlarının bomboş olduğunu biliyordu;etrafta oturabileceğimiz bir çok güzel yer olmasına rağmen bana yere oturalım dedi.evet veya hayır beklemiyordu zaten,sessizliğimle kibarca kabul edip kalbinden gelen davetini,tereddütsüz oturdum.Bilgeliği,bir meyvenin olgunluğu gibi ağacında güneşe ve zamana ihtiyaç duyarak büyümemişti.Bilge iken de çocuktu;çocuk iken de hep bilgeliğin baharatının taze kokusu üzerindeydi.Diğerlerinin anlayabilmesi için sadece,insanın elinin değmesi,kurutulması ve ufalanması gerekmişti.İnsanın cahilliğinden uzak her canlı,her ruh görüyordu bunu hep zaten.Köpeğim,kedi,dostlarım,tanrının sessizlik yemini etmiş bütün şahitleri,sokağın tüm çocukları görüyordu daima ruhunu.Kimsenin kehanetlerinde yazan beklediği kişi değildi üstelik.Ruhunu tüm atomlarından,karbondan,etinden sıyırıp bir damla saf suya dönüşmüştü yalnızca.Ve kimse o bir damla suyu içmenin peşinde değildi asla inan,dudaklarına değse o bir damla suyun üzerinden esen serinlik yeterdi tüm ömür herkese gibiydi bakışları...


10.08 bir romana başladım sanki...

Hiç yorum yok: