10 Ekim 2025 Cuma

O farkedilmeyen sızı

 
O farkedilmeyen sızı birden değerli oldu,
Yüreğimin demirden kasasına oturdu saklandı sanki.
Anahtarı olmadı hiçbir zaman karanlıklarımın,
Kapalı bir oda gibi evimin uzak ucunda durdu kaldı,
Ben de kapısını kırıp girmedim hiç,
Uzak yürüdüm,
Saklı gizli kendimden bile,korktum içten içe hep.
İstemeden dilimle dokunup oynadığım o küçük sızı büyüdü acıdan bir çığ'a dönüştü.
Aşk dondu tutuştu,
Ten yandı kardan,
Sevda durdu kaldı ölüp ama aynı,bir saniye bile geçmemiş gibi sanki,hem de hiç çürümeden...
Ölümsüz aşkların durdur tuşu misali,
Dudaklarımızın arasında bir karınca adımı kadar uzakken mesafe,
Aldım izinsiz sormadan senden,sana dokunmuş sinmiş,senden sararıp kopmuş ılık bir nefesini.
O farkedilmeyen sızı birden değerli oldu,
Yüreğimin demirden kasasına oturdu saklandı sanki.
Ve şifreyi unutup gömdü kalbim,
Ve şifreyi gömüp unuttu kalbim...
Sevişe sevişe çiviler çaktım bedenime,
Sevişe sevişe düşlerin boyasını devirdim kimse alamadan kaderin fırçasını bile daha eline.
Uyudum kaçtım tüm savaşlarımdan,
Uyudum,uyandım tüm kabuslarımdan...
O farkedilmeyen sızı birden değerli oldu,
Yüreğimin demirden kasasına oturdu saklandı sanki.
Bu gezegenin en zenginiyim şimdi,
Ve kimse bilmiyor benden başka,beni...


06.37 ardına kaçılan saatlerin günah düşme zamanı şimdi.ruhlarımız çok ağır tanrım;adımlar doğamıyor bile kan dolan kan taşan bacaklarımızdan,ölü doğan bebekleri büyütüyoruz sanki atamadığımız adımlarımızın kan sızan gölgesinde...

Hiç yorum yok: