30 Nisan 2025 Çarşamba

Bir piyon,bir hayal

 
Bir fil,bir at,birbaşına bir piyon.
Bu kocaman savaşında henüz doğmamış yarınların dünü,tam da bugün...
Kalene dayanmış koca bir ordu,
ve yanıyor gecesinde bile sahte gündüzler misali gökyüzü.
Kalmışız üç.
Lal olmuş adımlarında atın dili,
Donakalmış fil,gördüğü insan değil sanki simsiyah bir fareler denizi...
Ve yürüyor hayalini beline aş diye sarıp bir piyon,
Bu denizi ikiye yarıp yürümüş adım adım,
gökte ay misali bir mucize ile,cesurca karşı kıyısına düşlerin...
Bir hayali var karınca adımları ile şu çelebi piyonun.
Biliyor elbet,
Şahlar ölür,matlar baki...
Bir fil,bir at,birbaşına bir piyon.
Bu kocaman savaşında henüz doğmamış yarınların dünü,tam da bugün...
Eli yüzü kara bir piyon,
Yok yanan ırmaklarında yıkamaya yüzünü dahi zaman...
Demir bilyeler ısırıyor kalbini,
ve açılıp kapanıyor karnında bir çalar saat sesi ile kocaman bir timsahın dişleri...
Bıçağın yüzünü kan yıkıyor ey sevgili...
Vatan ki,
Mis kokan bir toprağın alnına kan sürülü yemini,
Duramazsın,
Vatan ki,
endişeli en uçtaki dahi karesi...
Bir fil,bir at,birbaşına bir piyon.
Bu kocaman savaşında henüz doğmamış yarınların dünü,tam da bugün...
Yola düştü bugünler,
Yola düştü tüm yarınlar...
Sürekli kaçar şahlar ve savaşır aslan olup tüm kara piyonlar...
Ve altmış sekiz kareye de ayağını basar
bir piyon;
Şah çeker şeytana,
Mat düşer yere duyulmasın diye sessizce.
Vatan güler,dünya derin bir nefes alır yeşilce.

Birbaşına bir kara piyonun düşleriydi her şey aslında...
Altmış sekiz kare yandı tutuştu da teslim olmadı asla.
Yürünmez denen yol yüründü,
ulaşılmaz denen göğe ulaşıldı,
Bükülmez denen bilek büküldü.
Yani korkma,
Bir kara piyon düşledi ve göğe ulaştı...

Bir piyon,bir hayal...


10.08 vatan,aşklar ve silahlar.

Vatan ki,satrancı bir büyük aşkın...

Hiç yorum yok: