29 Ekim 2008 Çarşamba

aglıyorum...



aglıyorum


kenarda unutulmuş eskiyen bir woswos gibi

ara sıra tekleyen hıçkırık gibi


aglıyorum


kum taneleri gibi farksız birbirinden


susuz kalmış


kurumuş


aglıyorum


kar taneleri gibi soguk buz gibi düşüyor yüregimden gözyaşlarım...


aglıyorum


bir neşter tenimin ötesine geçmiş ,


gögüs kafesimde tamda kalbimin kafesinde ,


beni korudugunu sanan ,


kemik parmaklıkları aşındırıyor gibi...


aglıyorum


en sevdigin olanın gerisine üzülerek yürüyorsun gibi


adımlarından kaçmak ister gibi


adımlarından geriye kalan agırlıgının çukur izlerinde


yagmur yagıyor gibi


gözyaşlarımı biriktire biriktire


bir gözyaşı birikintisi büyüterek arkamda


ve buradan su içerekten


dudaklarımda kurumuş ve tuzlu birazda bir tad ile


aglıyorum


gerisin geriye...


aglıyorum


incecik


sicim sicim dökülüyorum gözlerimden yüzüme


kirpiklerin saçak oldugu gözlerimin ahşap verandasında oturup


gözyaşlarımı izliyorum yagan yagmurları izliyormuş gibi pencereden


gözlerim ekim oluyor


ellerim aralık şimdi...


aglıyorum


sızım sızım bir ney üflüyorum gözlerimden gecelere


her nefes alışımı duyabildigin dinlenişlerde ,


üfleyişler döküyorum bakışlarımdan aşagıya...


nefesimin son damlasına kadar üflüyorum sızımı


nefesimin son damlasına kadar aglıyorum...


gözlerimden aşagıya dogru dökülüyorum yüzümün kayalarına


bir çaglayan...bir şelale oluyorum bazen...


aglıyorum


dört duvar bir odanın en karanlık en kuytu köşesine hapsedip kendimi


kaçıyorum tüm kaçışlarımdan
gök gürlemesi gibi
şimşek çakıyor gibi ışık ışık
arkası bitmek bilmeyecekmiş gibi yagan yagmur misali
dökülüyorum yer yer beyaz bulut saçlarımın altından
dökülüyorum susamış bir dudaga gidecek bir bardak su gibi
boş bir bardaga dökülen
arzulanan
istenen
hayat veren bir anmışcasına
boş bir bardaga dökülen su gibi susuz avuçların uzanıp tuttugu...
aglıyorum
yıkılmaz sanılan bir kervanın en güçlü devesiyim sanki
dermansızlık kaplamış heryanımı
yıkılıyorum
yıkılan dizlerimin sızısında aglıyorum seni...
hıçkırıkların nefesleri kestigi çocuk aglayışları gibi
aglıyorum seni




Hiç yorum yok: