29 Mayıs 2010 Cumartesi

ben diye düşen her damla suya,biz diye ebrulanır cesur kağıtlara...


çocukluğumun sokak arası
her mısra her şiir kağıtlarda sayfalarda...
ve kaçıp saklandığımız gölgedir
her güneş tutulması kerpiç duvar yalnızlığımızda...
ben demeye korktuğu için biz yazar korkan kalemler satırlarda...
unuttun mu yoksa ,
çocukken en korkulanın üzerine
biri daha yanında geliyor diye seninle,
koşmamışmıydık korkusuzca titrerken...
bu sebepten ben diye düşen her damla suya,
biz diye ebrulanır cesur kağıtlara...
şiir bir saklankaç belkide,
şiir bir saklambaç...
saklanıyoruz herbirimiz mısralarımızın arkasına heyecanla...
hem bulunmayacak kadar uzağa ve zora,
hemde bulur bizi inşallah biri diyen umutlara...
biri bulmaz ise seni eğer,
kim bilebilecek ki seçtiğin yerin en güzel yeri olduğunu bu oyunun,öyle değil mi...
bir bulunmaya mayalanan bulunmama çabası oyunun tadı...
işte saklambaç bu yüzden ben saklanıyorum en sır yerime,hem sarp hem zorlu ; ama sen bul beni vazgeçmeyip lütfen olur mu diyen bir oyundur içimizde...

ebe demekte üç harf ,
akan kan da,
verdiğin can da...

tanımak nedir ki bir heykeli...
taşın soğukluğuna bakmak mı uzun uzun...
taşın önünde oturmak mı yoksa...
tanımak bir heykeli,ustasından onu bulduğu anı dinlemektir birazda...
ve yalnız bırakılacağı unutulacağı bir yere dikilene yada bir odada sergilenene kadar olan zamanı dinlemektir okşayıp yontana...

tüm tanımalar senindir...
dilediğinizce alınız...
tanıştığımıza memnun ayrılıyoruz bu satırlardan...
ve dört nala bu şiirden ayrıldığım atımın adıdır üç nokta...
sevgilerle...
hoşgeldin ...
unuttun mu ebesi bendim oyunun,
o zaman sobe ...

* teşekkürler üryan karanlıklar...

4 yorum:

üryan dedi ki...

kolaydı Üryan olanı sobelemek..
ama maske..
maske..
Oyun değildi yaşam..
Ve oyun yutardı muhakkak ki oynayanı..
yine de saklanmaksa dileğiniz;
saymaya başlıyorum kendimden geriye..

e.t. dedi ki...

gözlerinizi dahi açmanıza gerek yok
bizi sobelemeniz için...
önüm,arkam,sağım,solum sobeye birde yanıbaşınızdaki gölgenizi ekleyin...

e.t. dedi ki...

yeter...

üryan dedi ki...

kime yeter?
neye yate?
ne yeter?
saydığım kendimim,
saydığım kendime..