4 Ağustos 2010 Çarşamba

ve dey ayı düşer takvime yapraktan...


ve dey ayı düşer takvime yapraktan...
uzar mı uzar gece karanlığının elinden tutup sonra...
karpuz karpuz sulanır tatlı gözleriyle kızların yüreği...
çekirdekleri düşer avuçlarından zarflarına mektupların,
kurur satırlar güneş ıslanır...
elma yanaklı yavuklularını koklar geceden delikanlılar...
gilan'da ceylan derili kurtlar şiirlerini ulurlar uzun uzun...
mısralar düşer her evin kapısı önüne,
bitmeyen gecenin koynuna düşüp...
ve dey ayı düşer takvime yapraktan...
o kadar uzundur ki gecede ay,
çekilen kederden bayılır
acıdan sevdalı yaralarıyla,
tüm sevdalılar...
gök yarılır mısralar düşer zaman zaman,
ve kağıdı yok kazınamaz eşsiz sözlerdir aslında
kayıp giden ellerden ,zaman...
bab-üs saade kapanır yüzümüze sormadan bir an...
gök karanlık,
güneş korkak kaçak bakışır gözümüzle...
kerpiçimize hançer,
düşümüze gem
üşüyüşümüze har takılamaz bizim...
ve dey ayı düşer takvime yapraktan...
oysa kapının önünde kapısız kalan,
çökmüş kimsesiz çömeliştir çocukluk cebimizde...
ve bitap düşmüş yorgunluğun adıdır uyumak heybemizde...
gözlerimiz kapanmaz zincir vurulsada gecemizde düşlerimize...
sözler erir mum damlalarından kenarlarına usul usul,
türküler söner ışıl ışıl
uyuyan közüne yastık eve vuran söğüt gölgelerinde...
ve güneş ölür kan kızıl gökyüzünde son nefesinde...
ve dey ayı düşer takvime yapraktan...
mevsim mezar olur yüzümüze topraktan...

1 yorum:

üryan dedi ki...

Bilir misin
ensemden belime,
otuzsekiz adımlık bir yara var..
tutmaz fitillerini,
fırlatır..
kabuk bağlar dilimin ucu
ellerim,
kabukları birbirine bağlar..
ağlar,
etinden sökülen tırnaklarım..

inadına,
mayına basar ayaklarım ,
dağılır gövdem
saçlarım yanar,
sarar korkusu cesedimi
hayatta kalmanın..

20 geçiyorum başlangıçları..
bitişlere 5 kaladayım..
seslerini duyuyorum yavaşlayan vagonların,
çığlık çığlığa raylar..

tam duracakken...
tam önümde duracakken...
arsız kahkahasıyla zamanın
hızlanıyor birden..

Artık biliyorum,
burdan bir yere gidilmez..
artık hiçbir yere
g i d i l e m e z . . .
kör bir istasyondur
yarını beklediğim
burdan hiçbir yer
g ö r ü l e m e z . . .


canım yanıyor..
ensemden belime
otuzsekiz adımlık bir yara
kanıyor..