21 Ağustos 2025 Perşembe

İstirahatgahıdır gözlerin gözlerimin

 
İstirahatgahıdır gözlerinde sessizlik gözlerimin.
Dinlenilesi yaz akşamları ve bülbül aryaları.
Çimenlerin hışırtıları sıvazlıyor sırtımı uzandığım yeşilden.
Savaşmaktan yorulmuş bir şövalye ruhum,
Kapısını çalıyor senin taş kuleleri ile denizdeki kalenin.
Doğduğum eve açılıyor tüm solucan deliklerim,
Kar kıyamet ışık yılları mesafeler yok inan düşümde.
İstirahatgahıdır gözlerinde sessizlik gözlerimin.
Öcü alınmamış hesaplar dolu kurşun kalemim ile not aldığım o eski defterlerim...
Kağıt kırışır,
Mürekkep dökülür,
Ve dağılır kader gözlerimde.
Yorulur zaman bileklerimizde.
Tam da bu ıssız şehirde adı ankara,
Bir istanbulsun masum çocuk kafamda...
Kaçıp gelsem de sana bilirim,ardımdan su dökmüş o memleketi özlerim...
İstirahatgahıdır gözlerinde sessizlik gözlerimin.
Yeşil kurur kızıl olur zaman,
Adı güz olur aşkın,üşür çıplak ağaçlar sıcak nefesinden bize üflediğin anlar olmaz ise eğer.
Keder damlar sıra sıra bozuk bir musluk gibi,
Dert bin olur göl olur içimize bir yudum su ağzımızda.
İstirahatgahıdır gözlerinde sessizlik gözlerimin.
Savaşlar bombalar ve durmadan gürleyen şu ışıklı gökler,
Umrumda değil o sensiz cennetler ya cehennemler,
Aklım fikrim sen,aklımda sen,savaşırken,
Ve ben,
Özlerim deliler gibi ne zaman aklıma düşsen...


23.08 çoktan gömülmüş etim toprağa,düşmüş kızıl çamdan ok ok yapraklar üstüme,ve solmuş üzerime tanrının örttüğü o lapa lapa yağan beyaz nevresim bile...

Hiç yorum yok: