Üşüyor çayım unutulmuş gibi bir kitabın arasında,
Tir tir titriyor sabah ağustostan kaçıp bir ağacın dallarının ardında yaprakların şafağına saklanıp...
Üç telli bir bülbül söylüyor türkülerden aryamı,
Kulağıma ney'ini üflüyor inancım,
Ölemiyorum,ölemiyorum tanrım.
Bir rüya ile doğuyorsun sonra içime,
Ve balinalar yüzüyor göç eden turnalar misali usul usul süzülüp mavi göklerimde...
Şaşırmıyorum hiç neden bilmem,
Uzanıp cennetin yeşil çayırlarına,
Tanrının tablosuna bakarken uyuyakalıyorum yeniden rüyamda unutup asla hatırlamayacağımı bildiğim o yeni rüyalarıma...
Kışın sonu yeşildir,
Yazı sarıdır ekmekten hayallerin.
Senin baharın kırmızı,
Bizimki güzdür kabirde duadır.
Keçiler zıplar yunusları gibi yaylanın dağların,
Koyunlar yüzer usul usul yürüyüp sanki yemyeşil denizinde çayırlarda hatıraların...
Bu kaybolduğum uçsuzluk,denizden büyük çimenler heryer,
Binmişim yaşamak için bir ağacın elimi tutan ıslak dalına bu yaşamak denizinde,
bana kıyısına sığınacağım gözlerinin toprağı bir şehir gerek...
09.21 düş kovanı.aşk arısı.kederin kara yangın balı.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder