31 Temmuz 2009 Cuma
özgür müdür bir kuş...
bir masal yapar mısın bana ...
benimle evlenir misin soguk bayan...
30 Temmuz 2009 Perşembe
popcorn...patlamış mutluluk kokusu...
tanıdıgım bir arkadaşım vardı...ne zaman elimde güzel bir film dvdsi ve kuruyemişçiden alınmış bir torba mısırla evine gitsem çocukluk hayaline kavuşmuş küçük bir çocuk gibi mutlu oluyordu...hemde ne mutluluk...anlatılmaz bir coşkuyla...hiç anlamamışımdır o patlamayan mısırları gördügünde hayal ettigi patlamış mısır kokusuyla ve henüz izlemedigi bir plastik film kutusuyla nasıl bu kadar mutlu oldugunu... ama hep kıskanmışımdır bu küçük bir kıvılcımla tutuşturabildigi onun bu kocaman mutlulugunu...helal olsun sana ortak...
bir kelebege binmek istiyorum ben...
imkan ve siz ... imkansız...
sevgilim günlük...
ding dong...
gözyaşlarıma yagmur dediler...
abre es ojos...
gözlerine hapis bu aşk...
nereyesun bulamıyorum...
dört mevsim sen...bir senesin sen...
üzüldüm...
bugün gözlerimde bir acıyla uyandım...
29 Temmuz 2009 Çarşamba
rica etsem ışık yardımıyla bizde bir iz bırakabilir misiniz...
Fotoğraf kelimesi, Yunanca photo ışık ve Latince graph "iz bırakmak" sözcükleri birleştirilerek türetilmiş bir isimdir. Kelime anlamı, ışık yardımı ile iz bırakmaktır. Fotoğraf cisimlerden yansıyan elektromanyetik radyasyonun toplanıp odaklanmasıyla oluşturulur. En yaygın rastlanan fotoğraflar insan gözünün görebileceği kalıcı görüntüler yaratan dalga boylarıyla yaratılan fotoğraflardır.
27 Temmuz 2009 Pazartesi
jeux d'enfants ...
diyaloglar, sahneler ve belki de en çok Sophie ve Julien'in karakterleri sizi çekecek hikayenin içine ve belki de hapsolacaksınız orada bir süre. Çocukken farkında olmadıkları duygusal çekim, onlar büyüdükçe daha da kuvvetlenerek onlarla beraber büyür.Sophie sevgisinin farkındadır ama Julien itiraf etmekde zorlanır.Bir başka deyişle aşka cesareti yoktur.
Yann Samuel'in 2003'de çektiği filmidir bu, Edith Piaf efsanesinin özyaşamöyküsünden uyarlanan film, La Mome'da Piaf'ı hakkıyla canlandırıp Oscar'ı kucaklayan Marion Cotillard ve adına rastlamamış olsak da, filmdeki oyunculuğuyla göz dolduran Guillame Canet oynuyorlar. Film fantastik ve kara-mizah öğeler taşıyan bir romantik komedidir.Romantik komedi diyince aklınıza sadece ''sululuk'' yahut ''acıtasyon'' kelimeleri geliyorsa,önyargılarınızı göz ardı edin ve bu filmi bir kere izleyin.
26 Temmuz 2009 Pazar
anlatma lütfen...başbaşa kalmak istiyorum...
or i gam i ...
haydi tut elimi tekrar...
bu kadar süre...bu kadar zaman...
ellerinize saglık...
kırıntılarım dökülüyor masama her gece...
yüregimde bitmez bir akşam yemegi...
bitse de gecenin karanlıgına dalıp dalıp gidilen
masadan bir türlü kalkılamayan bir balkon üstü gecesi...
kulagımda omuzları üşüten serin rüzgarın ezgisi şiir olmuş
doluyor kaşıgıma...
bogazım kuruyor yada bir lokmanın takıldıgını hissediyorum bogazımda
takılmadıgı halde ara sıra...
sessizce bir anı tütüyor sıcak çorbanın dumanı gibi burnuma...
tatlı bir açlık açıyor kapıyı adım adım gelen hatıralara...
bir yemek faslını çalıyor radyoda hayat...
tarih tekerrürden ibaret bir kelebek uçuşuyor loş ışıga kur yapar gibi...
yüzüm elime yaslanıyor...
kalbim üzgün gülümseyişlere...
bir bardak su doldurur musunuz acaba diyen bir ses uyandırıyor beni dürtüp...
uyanmak istemiyorum diyen ruhum erteliyor bu alarmını gecenin serin sularında...
ayranla sarhoş olan herkes kadeh kaldırıyor güzel günlere...
hiçbirşey yemediniz diyen bir ses yalan bir gülümseyişi takıyor yüzüme...
masadan kırıntıları topladınız durdunuz kuzum...
aç degil misiniz yoksa...
acıktım hemde çok acıktım sana...
tüm lokmalardan kaçıp seni toplamak istedim kalbimin kırıntılarından...
ellerinize saglık...
harikaydı...
ellerine saglık sana...afiyetler olsunlar bize...
umutlar ...bizi teker teker unuttular...
25 Temmuz 2009 Cumartesi
eksik listesi...
24 Temmuz 2009 Cuma
mantar panom...
dön rüzgar gülüm rüzgarına ne olur...
22 Temmuz 2009 Çarşamba
eksildikçe çogalıyoruz belkide...
apan
pan
an
n
eksildikçe yeni anlamlarda çogalıyoruz ve yepyeniden doguyoruz belkide kimbilir...
lets reshape my heart...
"Take Out Your Hearts and Reshape Them!"
How would you do if you were given a chance? ...
bye bye love...bye bye happiness...
fairytale...
eski mısırda seni konuşmak...
belki beni...
olmak istedigim tek bir şey var sende...
sezp-anhe...
Mısır Piramitleri bugün bile hala açıklanamayan bir çok sırrı saklamaktadır. yapıldığı tarihlerde piramitleri yapan insanlar herhalde metre kavramını bilmiyorlardı.Ve bütün bunlari göz karariyla yapmalarida imkansız.Bugün bile çok düzenli bir sekilde yapılan gökdelenlerde çok hafif bir sapma sözkonusu olabiliyor.Peki o zamanlar bunları yapan insanlar ölçüm için ne kullandilar.Saniye mi?Arsın birimi mi?Mısır endazesi mi?Bilemiyoruz.Şimdi bu piramitlerde, özellikle Gize bölgesindeki büyük piramitin çesitli oranlarda ölçümlerine bir bakalim.Bunların hepsi bir rastlantı mı?Olabilir.Ama bu kadar çok rastlantıda insanı düsündürüyor!
mısır tarihi...
Akrep Zekhen ile İki Taclı Narmer:
Fayyum A (M.O 4400-3900):Fayyum Gölünün kuzey kıyılarında bir liderin yönetiminde çiftçi ve avcı aileler yaşamaktaydı.Höyük yamaçlarında sazdan yaptıklari evlerde barınan bu kültür sürecinde Mısır'ın ilk yerleşik halk topluluklarını oluşturdukları görülür.
[Eski KrallıkM.O. 2900-2270] Eski Mısır Kaynakları ülkeyi birleştiren ilk kral olarak Menes'i kabul ederler.Bu kralla birlikte , Mısır tarihi ve Hanedanlar doneminin basladigi kabul edilir.3000 yil gib cok uzun olan bu surenin ve ardarda gelen yaklasik 31 hanedanin kolay kavranabilmesi icin,Mısır tarihi "eski "orta" "yeni" olmak uzere uc ana , bunlarda kendi icinde ara bolumler ayrilmislardir.Palermo tasi, hanedanlar oncesi donemde 120 kadar kral ismi verir.Mısır Birliginin saglandigi ve 5 hanedanin hukum surdugu bu erken doneme ait siyasi belgeler yeterli olmadigi icin cok buyuk belirsizlik vardirBu donem bazi Hanedan cekismelerine ragmen kuzey ve guneyin birlestirilmesi;firavun denilen hukumdarlarin,monarsik yonetimlerin baslamasi;ilk Yasalarin, Yazinin, Takvimin, Din , Kultur, Sanat bicimlerinin temelini olusturan yuksek duzeydeki Mısır Uygarligin dogusudur.Menes'in kurdugu I. ve II.Hanedan doneminde,onceleri Abydos yakinlarinda oldugu sanilan Tinis kenti yonetim merkeziydi ama daha sonra iki ulkenin tam sinirinda bulunan Memphis kenti onem kazandi. III.hanedanin 2.firavunu Zoser, Sakkara'da basamakli ilk tas piramit grubunu yaptirdi.Bu kompleksin unlu mimari; Mısır Tarihin unlu devlet adami,ayni zamanda hekim,sair,din adami ve bas vezir olan Imhoteptir. IV.Hanedanin kurucusu Snofru dur ki kendisi icin Dashur'da iki piramit ve oluler kompleksi yaptirmistir.Daha Sonra gelen firavunlar Mısır'in Buyuk Giza Piramitlerini yaptiran Keops, Kefren, Mikerinos'dur.Keops,Mısır tarihi boyunca Gunes Tanrisi Ra ile ozdeslestirilmis,yasayan bir tanri olarak algilanmistir. Kefren ise Kendi piramidinin yanina koruyucu Sfenks' i yaptirmistir. Eski Krallik donemi Firavunlari ,Sina yarimadasi ve Nubian'in guney kesiminde guvenli tampon bolgeler ve kendi denetimlerinde ticaret yollari yaptirdilar. Mısır Gemileri Kizildeniz, SOmali ve Dogu Akdeniz adalarina ticari seferlerde bulundular.Lubnan'dan Sedir çami, Afrika'dan fildisi ve degerli taslar ile Sinadan bakir cevheri getiriliyordu.5.hanedanin son Firavunu Unas'dan sonra firavunlarin denetiminin azalmasi nedeniyle bolgelerin merkezden kopma egilimleri bas gosterdi.
I.Ara Donem (M.O 2270-2100) ve Eski Kralligin CokusuBu donem 4 hanedandan olusmaktadir. Eski Krallik doneminde saglanan birlik,ara donemin baslangicinda ortaya cikan siyasi ve yonetimsel olumsuzluklarla beraber dagilmaya basladi.Otoritesi zayiflayan,onceleri direndilersede zamanla yuksek burokratlar,saray cevresi ve Sepat beyleri kendilerine armagan ve timar olarak verilen genis arazi ve gorevleri,babadan ogula gecen buyuk malikanelere ve makamlara donusturduler.Bu ise giderek merkezden kopma,sorumsuz ve basina buyruk girisimlere neden oldu.Adaletli kamu yonetimi,yerini baskici ve cikarci feodallare birakti.Ardindan Gelen kuraklik,kitlik,yoksulluk,baskici ve anarsi ile birlikte feodallerin toprak kavgalarini onleyemeyen merkezi yonetim parcalandi ve Eski Krallik coktu.Boylece Asagi Mısır'da IX.hanedan,Yukari Mısır'da X.hanedana ait Fİravunlar,ulkenin tumune ve ya kendi bolgelerine egemen olmaya calistilar.Orta Krallik donemine kadar suren bu olumsuzluklar,ozellikle Yukari Mısır'in giderek Kotulesen durumuna Ragmen,firavunlar geleneksel guclerini ve otoritelerini devam ettirebildiler.Buyuk boyutlu olmasada piramitlerin, mezar ve tapinaklarin yapimi surdu.Ulke Dis guclere karsi Korundu.Ticaret ve dis iliskiler devam ettirildi.
Orta ve Yeni Krallık Dönemi:1.Ara Dönem (M.O. 2100-1700):Teb Kokenli,Antef'in (X.Hanedan) yeniden Mısır'da birligi sagladi.Ondan sonra II.Mnetuhotpe,oncelikle daginik ordulari bir bakanlik ve tek askeri sef altinda birlestirerek ulkenin ozlemini duydugu barisi ve huzur ortamini sagladi. XI.hanedanin son firavunu V.Mentuhotpe 'nin olumu veya cikan ic karisikliklar sirasinda darbeyle yonetime el koyan vezir I.Amenemhet XII.hanedani kurdu.50 yasinda iktidari ile alan Kral I.Amenhotep ulke guvenligine ve kalkinmasina cok onem verdi.Karada ve denizde askeri seferler duzenledi.Dis saldirilara karsi "Prens Duvarlari" olarak unlenen kale dizilerini insa ettirdi. Devlet adamlari ve Krallar icin hazirlattigi yonetim kurallari (Amenemhet and Instructions)bu konuda dunyadaki ilk yazili belgedir.O ve ondan sonra gelen firavunlar Giza'nin guneyinde (Listht) denilen siyasi ve askeri yeni bir merkez kurarakulkeyi buradan yonettiler.Orta Krallık dönemindeki en ilginc durum eski mısır metinlerinde firavunlarin kendilerini "Asagi ve Yukari Mısır krali" olarak ilan ettikleri ve boylece iki ulke ayrimini surekli vurgulamalaridir.Bu vurgulama cografi olabilecegi gibi,ara dönemlerde gorulen bolunmelere karsibir güç ve birlik gosterisi olarak da dusunebilinir.
Yeni Krallık (M.O 1555-1090):I.Ahmose ulkeyi Hiksos isgalinden kurtaran ve XIII. hanedani kurarak yeni bir dönem baslatan firavun oldu.Yaklasik 500 yil boyunca 3 hanedanin hukum surdugu bu uzun dönem "yeniden kurulus" "Amarna" ve "Ramsesler" olmak uzere uc surecten olusur.Yeni Krallık dönemindeki monarsi ulkede birligi saglamais,Akdeniz'de,On Asya'da,Afrika'da guvenlik ve egemenlik alanlari genisletilmis,yeni ekonomik kaynaklara sahip olmus,tarihindeki en varlikli,en uretlen ve en güçlu konumuna gelmistir.I.Ahmose'nin Rehabilitasyon ve Yeniden yapilandirma sureci ardindan gelen I.Amenhotep ve ozellikle I.Tutmosis, Hiksos isgalinden alinan derslerle On Asya'da Filistini,Afrika'da Nubian ve Sudan'i birer eyalet olarak Mısır'in egemenlik alani icine aldilar. I.Tutmosis oldugunde,iki ayri esinden biri kiz digeri erkek cocugu birbirleri ile evlendiler. II.Tutmosis Thata cikti ama karisi onun yerini aldi. Mısır'in II. kadin firavunu olan Hatçepsut,60 yasinda oldugunde III.Tutmosis uzun sure sabirsizlikla bekledigi yonetimi eline aldi.Mısır Tarihinin en savaşci Firavunu oldu.Kades'e ardarda seferler duzenledi.Daha sonraki Firavun II.Amenhotep babasinin olusturdugu imparatorluk politikasini surdurmustur.Gize'deki buyuk Sfenks'i kumlardan temizletmis ve ayaklarinin arasina kitabesini koydurtmustur.Hattiler ve Mitaniler ile iyi gecinmis bariscil bir politika izlemistir.XVIII. Hanedanin bütün firavunlarinin yatirimlarini Teb kenti ve tanrı Amon inanci yonunde yapmalari ve bu olan ustu buyume ve güçlenme karsisinda,diger tanrı inanclari ve kentler ile bunlara bagli rahip ve halk topluluklarini giderek Teb ve Amon inanci Hegemonyasina girmekte ve ya buna zorlanmaktaydi.Bu Hanedanin 9.firavunu IV. Amenhotep bu duruma farkli bir yaklasim gosterdi ve cok tanrıli dinlere karsi tek Güneş'e (Aten) tapti.Teb'i terketerek merkezi colde kurdugu ve adina "Güneşin ufku" anlamina gelen "Akhet-Aten" dedigi yere nakletti.Kendiside "Aten'in hizmetinde"anlami olan Akheneton adini aldi.Mitani kralinin karisi ile evlendi.Guzelli ve zerafetinden dolayi karisinada Nefertiti adi verildi.Ama Tek tanrıli din anlayisi Mısır tarihinde pek uzun surmedi.Firavunun olmesi ile AMon Rahipleri baski ile Cok tanrıli dine geri dondurduler halki.Mısır'da Aten ve Akhenaton adlari silindi.AHkenaton'un ardindan Smenkhare ve Tutankamon basa gectiler.Tutankamon'un cok kucuk yasta olmesi yuzunden onun komutani olan Horemheb yonetimi ele aldi.Kendisininde varis birakmadan olmesi sonucunda ordularinin unlu komutani olan I.Ramses 19.hanedanin ilk firavunu oldu.Ardindan gelen oglu I.seti dönemi boyunca Asyadan gelen saldirilarla savaşti.Adi "Güneş Tanrısi Ra'nin Donattigi" anlamina gelen eski Mısır'in en buyuk ve en unlu firavunu olan II.Ramses'in basa gecmesi ile Mısır 66 yil surecek olan parlak bir döneme girdi.Bu dönemde Hattilerle savaşan Mısır Kades onlerinde Hattilerle Tarihin ilk yazili antlsmasi olan "Kades Antlamasini" imzaladilar.Asya sorununu cozen ve ulkesinde güçlu bir yonetim kuran II.Ramses Mimariyede cok onem verdi.kendisi cin Abu-Simbelde iki devasal tapınak,Pelusiac da Pi-ramses adini verdigi yonetim sehrini ve Teb'de Ramesseum olarak bilinen icinde astronomi odasinda bulunan anitsal kompleksi yaptirdi.II.Ramses'den sonra zayıflayan Mısır Asya'dan gelen istilacılarla uzun sure savaştı.124 yılda 11 Ramses daha firavun olarak Mısır'i yönetti.Yeni Krallık döneminin sonlarina dogru III.Ramses'in sistemi ayakta tutan Gayretlerine karsin ondan sonraki XX. Hanedan yikim ve felaketin habercisi olmustur.Mısır'in 2000 yilda olsuturdugu koklu yapisi ve geleneklerine bagliligi nedeniyle,Bu yikim isiginin sonmesi icin yinede 1000 yil kadar cok uzun bir zaman geccektir.
Mısır'da Asur Egemenliği:Ön asyada giderek güçlenen Asur devleti,Suriye ve Filistin 'i elde etmek için ,uzun yıllardan bu yana Mısır'ın zayiflamasini beklemekteydi.Bu kralligin gucunden cekinen Tharka,Asur'u yipratmak amaciyla oteden beri Asya'da ayaklanmalar ve kiskirtmalar duzenlemekteydi.Asur'un buna yaniti hizli ve sert oldu.Kral Assarhadon 671 yilinda Sina colunu ve Deltayi gecerek Memphis kentine girdi.Yukari Mısır'a gitmesine gerek kalmadan Teblilerde ona bagliliklarini duyurdular.Bundan guclukle kurtulunca Tharka,Assarhadon 'un ulkesine donmesinden sonra yonetimi tekrar ele aldi.Ancak 3 yıl sonra yeni Asur krali Asurbanipal Mısır'a tekrar yurumus bu defa guneye kacan Tharkayi izlemek üzere Teb'e kadar inmiş Amon inancının merkezini yağmalamıştı.Asurbanipal'ın Mısır'da kalmaya niyeti yoktu.Bu zengin ülkeyi kendisine bağli yöneticilere haraç karşılığı devrederek ülkesine geri döndü.Bunlardan biri olan Psammeth Asur'u tanımadı ve XXVI. hanedanını kurdu.Ardından bu boyunduruğa son vermek amacıyla,Batı Anadolunun güçlu devleti Lidya'dan destek istedi.Lidyalılar ve Mısırlılar Asurluları sürerek onları Mısırdan cıkardılar.Ama yaklaşan bir tehlike daha vardı bu da Perslilerdi.
Mısırda Pers Egemenliği (M.Ö.525-332)XXVI.
Hellenler ve Yıkılış:Pers istilasindan sonra Misir'a gelen Büyük Iskender bir fatih bir kurtarici gibi karsilandi.Genc Kral,col ortasindaki Siva vadisinda bulunan Amon rahipleri ve kahinlerini ziyaret ederek tapinakta kutsal Apis bogasi icin kurban kestirdi.Amon inancina olan bu saygisi rahipleri cok etkiledi. ve onu "Amon'un Oglu" olarak bir tanri gibi kutsadilar. Iskenderin beklenmedik olumunden sonra Misir topraklari onun generallerinden Ptolemaios lara kaldi.Misir ve Hellen geleneklerinin bir sentezi olan yeni bir kultur anlayisi ile Akdeniz ekonomi dunyasi ile yakin bir iliskiye girildi.Bu amacla baskent Memphis den Iskenderiyeye tasindi.Zira bu hanedanin egemenligi somurgecilige dayanmaktaydi.Geleneksel Misir Merkeziyetciligi ile ulkeyi yoneten ve denetleyen Ptolemaioslar'ın Misir a getirdigi en buyuk yenilik Iskenderiyeyi bir ticaret limani olarak gelistirmeleriydi.Bu hanedanin firavunlari guneyde Yukari Misir boyunca uzanan vadi cevresinde geleneksel Misir Mimari tarzinda cok guzel tapinaklarda insa ettirdiler.Bunlardan bazilari bugun bile ayakta kalmayi basarabilmistir.Son kralice VII.KLeopatra ile Misirda Hanedanlar donemi son bulmustur.
suya bakan onbir agaç...
bana öyle bir yol çiz ki sevgilim...
bana öyle bir yol çiz ki sevgilim
uzayıp gitsin gözlerimde
sana biriktirdigim bir akvaryum dolusu
gözyaşım versin yaşamı...
bana öyle bir yol çiz ki sevgilim
yürüyemesin hiçbir balık o yolu
hasetlerinden çatlasın hepsi
adımlar bayram olsun...
bana öyle bir yol çiz ki sevgilim
yol bembeyaz olsun
adımları ben
sonu sen olsun...
kendini asan gölge...
bir varmış bir yokmuş...
korkuyorum...
yagmurların altında ıslanmaktan
aşka koşan duramayan adımlarımdan
kıyılarıma vuran haykıran dalgalardan
tüm sararan eskiyen fotograflardan
ellerimden kayıp giden sözlerden
o sihir gülümseyişten uzak kalmaktan
o cennetin yansıması yüzü kaybetmekten
gözlerinsiz kalmaktan
ona bir daha dokunamamaktan
delice korkuyorum anne...
ışıkları bir anda sönmüş , karanlıkta kalmış ufak çocuk düşlerimden...