Bir göl kenarı şehir.
Bir kurbağayı yakalamış zorla öpüyor defalarca bir pirenses.
Korkmuş hüngür hüngür ağlayan Friedrich'i görünce,
Bir unikorn başını okşuyor sözde cesur bir şövalye.
Karıncaları besliyor koca yürekli bir çocuk simitinden kopardığı susamlar ile.
Bir göl kenarı şehir.
Martılar beyaz filamingosu bu küçük henüz çocukluğu belki yeşil bir denizin.
Ve tozlu yeşilden banklar nilüferi bu sanki şimdi bitmiş gibi ıslak ve parlayan yağlı boya resmin.
Bir göl kenarı şehir.
Renk renk elbiseli balıklar işe gidiyor erkenden.
Bülbüller sokaklarında dalların şarkılar söylüyor bir parça ekmek için.
Bir anne ördek almış evlatlarını sırtına boğazda düdüğü ile etrafa ben geliyorum diye bağırıyor.
Taş iskelenin kuytularında genç yılanlar sevişiyor.
Bir göl kenarı şehir.
Tiril tiril giyinmiş iki aynalı sazan yunuslara özenmiş kağıt gemilerle yarışıyor...
12.44 öğlene başını dayamış ikindiler.çay ve kek saati şiir yüreklilerin.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder