18 Şubat 2025 Salı

Dudakların tutuşsun kanasın dudaklarımın şehrinde çıplak ayak koşarken

 
Elimize değecek her şeyi kağıtlara sarıyorlar şimdilerde,
Dokunuşlarımızı,hislerimizi çalıyorlar içimizden.
Ellerimiz pis imiş diyorlar üstelik en en tanıdıklarımız bile.
Yansın ellerimiz bırak anne,
fırından şimdi doğan ekmeği kurtarırken mesela ateşten,
Yada soğusun diye yere koyulan tepsiyi koklarken.
Dudakların tutuşsun kanasın dudaklarımın şehrinde çıplak ayak koşarken sevgilim,
Kağıtlara sarma öpüşlerimi...
Düşleriniz kirli diyecekler,
uçma sakın rüyalarında diyecekler sana,
Sakın durma,hemen atla uçurumlardan göklere sevgilim.
Çünkü yavru kuşlar bile günaha kanat çırpıyo olamaz yuvalarından atlayıp düşerken.
Elimize değecek her şeyi kağıtlara sarıyorlar şimdilerde,
Çalıyorlar parmak uçlarımızdan tüm hissetmeleri,çıplak ayaklarımızdan yürümeleri.
Çalıyorlar denizin ılık nefesini kremler ile teninden.
Acılarını çalıyorlar haptan uyuşmalar ile gövdenden.
Bırak ağlasın,çığlık atsın kolun bacağın tenin,
Sen sarıl kendine yalnızca...


11.52 doğru öğretilen zamane yalanları.

Hiç yorum yok: